Sie suchten nach: nacionalnosti (Serbisch - Türkisch)

sve zrtve albanske su nacionalnosti.
kurbanların hepsi arnavut asıllılardan oluşuyor.

Škola roka meša zvukove i nacionalnosti u mitrovici
mitrovica'daki rock okulu sesleri ve etnik toplumları karıştırıyor

neki albanci razmišljaju o promeni nacionalnosti radi profita
bazı arnavutlar kâr elde etmek için uyruklarını değiştirmeyi düşünüyor

slično šarenilo nacionalnosti zabeleženo je i ove godine.
kaçak göçmenlerin etnik kökenlerine göre dağılımı konusunda bu yıl da benzer bir tablo yaşandı.

sa decom druge nacionalnosti na kosovu ne dolazi u dodir.
genta'nın kosova'daki diğer etnik gruplara mensup çocuklarla bir irtibatı yok.

migranti su različitih nacionalnosti, a dolaze čak sa raznih kontinenata.
göçmenler çeşitli uluslardan ve hatta farklı kıtalardan geliyor.

„ljudi svih nacionalnosti i veroispovesti pridržavali su se njegovih ideja.
setimes'a konuşan trajkovska , "konserlerinde her ulustan ve dinden kişi olurdu.

popis stanovništva: neki građani crne gore odbijaju da se izjasne o nacionalnosti
nüfus sayımı: karadağ'da bazı vatandaşlar uyruklarını beyan etmeyi reddetti

u svim popisima za vreme jugoslavije, građani su se izjašnjavali i o nacionalnosti.
yugoslavya’da yapılan tüm nüfus sayımlarında vatandaşlardan milliyetlerini belirtmeleri de talep edilmiş.

rezultati makedonskog popisa pokazuju da je došlo do porasta broja stanovnika albanske nacionalnosti
makedon nüfus sayımından, etnik arnavut sayısında artış Çıktı

eksperti kažu da je zabrinjavajuće to što toliki broj ljudi ne želi da se izjasni o nacionalnosti.
uzmanlar, uyruğunu beyan etmek istemeyenlerin sayısının bu kada çok olmasını endişe verici olarak değerlendiriyor.

na popisu iz 1981. samo 0,05% građana nije želelo da se izjasni o nacionalnosti.
1981 yılındaki nüfus sayımında uyruklarını beyan etmek istemeyenlerin oranı sadece yüzde 0,05'ti.

policijski izvori saopštili su da je jitiz priznao da je angažovao četvoricu bombaša samoubica tuske nacionalnosti.
polis kaynakları, yitiz'in tümü de türk uyruklu olan dört intihar eylemcisini işe aldığını itiraf ettiğini belirttiler.

ali, srpski patrijarh pavle tvrdi da se argument nacionalnosti ne može upotrebiti u zahtevima za crkvenu autokefalnost.
ancak sırbistan patriği pavle, ulusal argümanın kilisenin bağımsızlığını desteklemek için savunulamayacağını söylüyor.

prema ohridskom sporazumu, potreban je taj procenat da bi makedonska vlada ispunila obaveze prema građanima albanske nacionalnosti.
ohri Çerçeve anlaşması, söz konusu yüzde gereğince, makedon hükümetinin arnavut kökenli vatandaşlara yönelik bazı yükümlülükleri yerine getirmesini şart koşuyor.

crveno-crna alijansa pokrenula je peticiju kako bi sprečila promene nacionalnosti. [albert miftaraj]
kırmızı ve siyah birliği uyruk değiştirmeleri engellemek amacıyla bir imza kampanyası yürütüyor. [albert myftaraj]

dvadeset osam kosovskih policajaca srpske nacionalnosti biće raspoređeno na prelazu brnjak, a pridružiće im se tri policajca kosovska albanca iz zubinog potoka.
brnjak sınır kapısında sırp uyruklu 28 kosovalı polis memuru görev yaparken, onlara zubin potok'tan gelen üç kosovalı arnavut polis memuru eşlik edecek.

drugi izazov je uspostavljanje novog timskog duha i uključivanje novinara različitih nacionalnosti u pripremanje priloga, s obzirom da mulitetnički timovi donose balansiranije izveštavanje.
İkinci zorluk ise bir takım ruhu oluşturmak ve farklı etnik gruplardan gazetecileri haber hazırlamaya alıştırmakta yatıyor, zira farklı etnik gruplardan oluşan takımlar, daha dengeli bir gazeteciliğin ortaya çıkmasını sağlıyor.

iako je turskoj stalo da razvija veze sa muslimanskim stanovništvom na balkanu, ta zemlja kaže da namerava da angažuje sve nacionalnosti i veroispovesti kako bi povećala stabilnost u svom komšiluku.
türkiye, balkanlar'daki müslüman toplumlarla ilişkilerini geliştirmek istemekle birlikte, yakın çevresinde istikrarı artırmak için tüm etnik topluluklar ve dinlerle ilişki kurmayı hedeflediklerini belirtiyor.

krajem maja srpska policija uhvatila je 23 osobe za koje se sumnja da su umešane u masakr više od 200 hrvata i drugih civila nesrpske nacionalnosti u vukovaru, gradu na istoku hrvatske.
mayıs ayi sonlarında, sırp polisi, hırvatistan'ın doğusunda yer alan kentte, 200'den fazla hırvat ve sırp dışı uyruklunun katledildiği olaylarda yer aldıkları şüphesiyle 23 kişiyi tutuklamıştı.