Sie suchten nach: adam gibi bira (Türkisch - Englisch)

adam gibi dövüş
fight like men.

adam gibi davran.
you must act like a man.

bir adam gibi davran.
behave like a man.

sen iyi bir adam gibi görünüyorsun.
you seem like a nice guy.

sen dürüst bir adam gibi görünüyorsun.
you seem to be an honest man.

o, dürüst bir adam gibi görünüyor.
he looks like an honest man.

tom gerçekten iyi bir adam gibi görünüyor.
tom seems like a really nice guy.

tom arkadaş canlısı bir adam gibi görünüyor..
tom appears to be a friendly guy.

Şimdi benimle adam gibi konuş, filmlerimin nesi var?
now, you talk straight to me, what’s wrong with my films?

böylece bir ünvan sahip oluyorum aya ilk basan adam gibi.
now i am having a title like the first man to set foot on the moon.

ve bu adam 65 yaşında tekerlekli sandalyeye mahkum bir adam gibi görünmüyor.
and this man does not look like a 65-year-old wheelchair-bound man.

o, aptal bir adammış gibi davrandı.
he pretended to be a stupid man.

sanki yaşlı bir adammış gibi konuşur.
he talks as if he were an old man.

malum, her şeye bir cevabı olan bir adam gibi ve ama bunu yapan zaten hep doğanın kendisiydi.
is he like, you know -- because he seemed to have an answer for everything, and it was always nature.

erkek çocuğu yetişkin bir adammış gibi konuşuyor.
the boy talks as if he were a man.

ve onları müthiş derecede etkileyen, bu olaydan sonra mükemmel biçimde sağlıklı bir adam gibi konuşmaya başlamasıydı.
and to their amazement, after it was over, he began speaking like he was perfectly well.

ve okyanusta geçirdiğim onca zamana rağmen, şöyle adam gibi bir sakal uzatmayı başaramadım. açıkçası öyle de kalmasını umuyorum.
and no matter how long i've spent on the ocean, i haven't yet managed to muster a decent beard, and i hope that it remains that way.

o saygın bir iş adamı gibi görünüyor ama aslında mafyanın bir üyesidir.
he seems like a respectable businessman, but he's really part of the mafia.

herkes, adam gibi bir yaşam sunamadıkları seçmenlerin dikkatini çekme umuduyla kosova'dan bahsediyor." dedi.
they all talk about kosovo in the belief it will attract the attention of voters for which they failed to provide decent living conditions," unemployed history teacher dragica nektarijevic told setimes.

radikal bir mimarın klişesi bir kuruma karşı savaş veren öfkeli genç bir adam gibidir.
the cliche of the radical architect is the sort of angry young man rebelling against the establishment.