Sie suchten nach: ayrica (Türkisch - Englisch)

biz de onları ayrica hazırlayıp ekranlara yapıştırdık.
so we actually printed them out on clear and taped them on the monitors.

ayrica o latin kanina sahipler, degil mi?
and they have that latin vibe, don't they.

ve bu ayrica düşündüğüm üzere bizim bilimadamlarının da sorduğu sorudur.
and it's also one that, i think, many of our scientists have been asking.

ayrica bazı hastanelerin, hıristiyan olmayanlarla engellileri tedavi etmedigi de biliniyordu.
some hospitals, meanwhile, have been known to deny treatment to non-christians and to the disabled.

eger yapmasaydim, butun fikirler heba olurdu ve ayrica ben de baska seylere yonelirdim.
if it didn’t, the whole idea was toast, and i might as well move on to other things.

müzik kariyeri ayrica bir konser piyanisti, profesör ve uluslararası bir jüri üyesi olmasini da içerir.
his musical career includes being a concert pianist and collaborative artist, a professor and an international juror.

ayrica, kosovalı arnavut liderler de kosovalı sırplara karşı işlenen suçlarla ilgili olarak gıyaben yargılanacak.
in addition, kosovo albanian leaders will be prosecuted in absentia for crimes against kosovo serbs.

ayrica 21. yüzyılda uzay ve zaman ve kozmoloji üzerine düşüncelerimiz ile toplum üzerine düşüncelerimiz de evrimleşmeye devam edecek.
and also, is that in the 21st century our thinking about space and time and cosmology, and our thinking about society are both going to continue to evolve.

göl elektrik üretiminin yanısıra sulama için de kullanılacak, ayrica fabrikalara teknik su üretecek ve sele karşı da koruma saglayacak.
beside electricity, the lake will be used for irrigation, and will produce technical water for factories. it will also serve as protection against floods.

ayrica, toplam 58,000 kişi, yani genel güvenlik önlemleri çerçevesinde görev yapacak butun personel gerekli eğitimden geçirildi.
furthermore, 58,000 people -- namely, the total of the personnel to be involved in general security matters -- have already received training.

25 temmuz'da ayrica abd ve ab'nin makedonya büyükelçileri lawrence butler ile alexis bruns bir basın toplantısı duzenledi.
other events on 25 july included a press conference given by the us and eu ambassadors in macedonia, lawrence butler and alexis bruns.

ayrica bazı güvenlik görevlileri tarama ve iletişim cihazlarını kullanmayı bilmezken, kürek yarışında görevlendirilen gönüllüler yarışma merkezine toplu taşım araçlarıyla gitmenin zorluğu nedeniyle geri çekildi.
in addition, some security officers were reportedly unable to operate their screening and communications equipment, while volunteers assigned to the rowing competition have withdrawn because of trouble getting to the venue via public transport.

ayrica, demokrat parti ile başkanlığını eski federal başbakan yardımcısı miroljub labus'un yaptığı g17 plus benzer programlara sahip olup aynı seçmen havuzundan yararlaniyor.
besides that issue, the democratic party and g17 plus, which is headed by former federal deputy prime minister miroljub labus, have similar programmes and count on the same pool of voters.

genel amaç, finansman saglayarak, yatirimlari artirarak ve ayrica köylerde kredi sistemini ve diger gelisim projelerini yönetebilecek kapasitede sivil yapilar olusturarak arnavutluk'taki çiftliklerin gelisimine destek saglamakti.
the overall aim has been to support the development of albanian farms through financing and investments and also by creating civil structures in villages, which have the capacity to manage the credit system and other development projects.

ayrica,ortak dış politika, güvenlik politikası, göç ve ortak tarım politikası (cap) da, 15 devlet ve hükümetin liderlerini bekleyen acil sorunlar arasında yer alıyor.
common foreign policy, security policy, immigration and the common agricultural policy (cap) are also among the urgent questions facing the 15 heads of state and governments.

arnavut, boşnak, hırvat, makedon ve sırp-karadağlı liderlerle selanik'te yapilan buluşma sonrasında, birlik, 210 milyon euro tutarında bir yardım yapılacağına söz verdi,ayrica avrupa kapılarının bir gün kendilerine de açılacağini bildirdi.
during a meeting with albanian, bosnian, croatian, macedonian and serbian-montenegrin leaders in thessaloniki, the union promised 210m euros in aid and repeated its intention of one day opening the doors of europe to them.