Sie suchten nach: ee (Türkisch - Englisch)

ee
ee

ee/cope.
ee/cope.

ee, sorun nedir?
so what's the problem?

ve "ee, bir kelime." dedi.
and she said, "well, one."

clbbbbcc-ddd-ee-f-gggg
clbbbbcc-ddd-ee-f-gggg

ee, kötü haber tez yayılır derler.
well they say bad news travels fast.

ve ben, "ee ne yapıyordun?" dedim
and i said, "so what were you doing?"

altı ay sonra olacaksa, ee ne olmuş?
if it comes out six months late, so what?

sıkıcıydı. ee, çok da umrumda değil ve berbattı."
it's boring. um, who cares, and it sucks."

dh: ee richard, biz listede kaç numaraydık? 1020 mi?
dh: so richard, what were we on the list? like 1,020?

< € tr,8r ,cz,dk, ee ,fl,gr,lt,
< € tr,8r ,cz,dk, ee ,fl,gr,lt,

babam güldü ve dedi ki "ee, bunun ne anlama geldiğini biliyorsun, değil mi?"
and my father smiled and said, "well, you know what that means, don't you?"

bir şarap tulumunun 40 onsluk bir rom şişesi ve iki şişe kola alabileceğini biliyor musunuz? ee yani mi diyorsunuz?
you know that you can hold a 40-ounce bottle of rum and two bottles of coke in a wineskin? so what, right?

kosova konusundaki sözlerinde medvedev, ülkesinin sırbistan'ı egemenlik ee toprak bütünlüğünü savunma çabalarında desteklemeye devam edeceğini söyledi.
regarding kosovo, medvedev said his country will continue to support serbia in its efforts to defend sovereignty and territorial integrity.

asus eee pc
eee pc