Sie suchten nach: kedisi (Türkisch - Englisch)

2o kedisi
2o his cat

yaban kedisi
wildcat

İki kedisi var.
she has two cats.

benekli misk kedisi
genets

onun bir kedisi var.
she has one cat.

ken'in iki kedisi var.
ken has two cats.

halasının üç kedisi vardır.
his aunt has three cats.

tom'un bir kedisi vardı.
tom had a cat.

onun yaşlı kedisi hâlâ hayatta.
his old cat is still alive.

tom'un siyah bir kedisi var.
tom has a black cat.

onun bir kedisi ve bir köpeği var.
he has a cat and two dogs.

bengal kedisi, yeni bir kedi melezi.
the bengal is a hybrid breed of domestic cat.

onun bir kedisi vardır ve kedi beyazdır.
she has a cat. the cat is white.

jack'in kolunun altında bir kedisi var.
jack has a cat under his arm.

kedisi öldüğünde, diana sinir krizine girdi.
when her cat died, diana went to pieces.

tom'un kedisi bacağına dayalı kıvrılıp yatmıştı.
tom's cat snuggled against his leg.

onun iki kedisi var. biri beyaz ve diğeri siyah.
she's got two cats. one's white and the other is black.

meg'in bir evcil hayvan olarak bir kedisi var.
meg has a cat as a pet.

desdemona hem kedisi hem de otello için tanrının merhametini diler.
she asks god for mercy, both for her and for otello.

tom'un iki kedisi var. birisi beyaz ve diğeri siyah.
tom has two cats. one is white and the other is black.