Sie suchten nach: keman (Türkisch - Englisch)

keman
violin

keman çalarım.
i play the violin.

ben keman çalarım.
i play violin.

o, keman çaldı.
she played the violin.

keman çalarken duyuldu.
she was heard playing the violin.

keman çalabilir misin?
can you play the violin?

keman çalmada çok iyidir.
he is very good at playing violin.

o, güzel keman çalar.
she plays the violin well.

einstein keman çalmayı severdi.
einstein loved playing the violin.

keman çalmayı nasıl öğrendin?
how did you learn how to play the violin?

jane gitarın yanı sıra keman çalabilir.
jane can play the violin, not to mention the guitar.

o, çok iyi şekilde keman çalar.
he plays the violin very well.

bu arada, keman çalar mısın?
by the way, do you play the violin?

her gün keman çalma çalışması yapar.
she practices playing the violin every day.

keman teknoloji ile ne yapmak zorundadır?
what does a violin have to do with technology?

hurdy-gurdy ya da teker keman.
hurdy-gurdy, or wheel fiddle.

onun keman sigortası yıllık 200 dolara mal oluyor.
the insurance on his violin costs $200 a year.

ahn trio: modern piano, keman, çello üzerine
ahn trio: a modern take on piano, violin, cello

2 (1950–52)==== sonatlar ====* keman sonatı no.
2 (1950–52)====sonatas====* violin sonata no.

festivalde caz ve keman yarışmalarının yanı sıra konserler yer alacak.
it includes jazz and violin competitions, as well as concerts.