Sie suchten nach: taş gibisin nereye gelim (Türkisch - Englisch)

nereden geldiler? nereye gidiyorlar?
where have they come from? where are they going?

taş gibi dibe indiler.
the depths have covered them: they sank into the bottom as a stone.

o bir taş gibi sessiz kaldı.
he remained silent like a stone.

sanki bina herhangi bir yere yerleştirilebilirmiş gibi, nereye yerleştirirseniz, altındaki alan tiyatro performanslarına uygun hale geliyor.
it's almost as though the building could be placed anywhere: wherever you place it, the area underneath it is charged for theatrical performances.

sonra bunun ardından kalpleriniz yine kaskatı kesildi. taş gibidir o.
but even after seeing these signs your hearts hardened and became as hard as rocks; nay, even harder than rocks.

bundan sonra kalpleriniz yine katılaştı; taş gibi, hatta daha katı.
but even after seeing these signs your hearts hardened and became as hard as rocks; nay, even harder than rocks.

sonra bunun arkasından kalpleriniz katılaştı, artık onlar taş gibi, hatta ondan da katı!
but even after seeing these signs your hearts hardened and became as hard as rocks; nay, even harder than rocks.

birincisi ağaç gibi taş gibi varlığın kaba maddeleridir ("être-en-soi").
one kind is "être-en-soi", the brute existence of things such as a tree.

ilgilene ilgilene nerelere geldik
how far we have come by keeping interested