Sie suchten nach: düşünülemez (Türkisch - Kroatisch)

"hayali karakterlerin işlediği suçlardan bahsetmek düşünülemez.
"nezamislivo јe govoriti o kaznenim djelima počinjenim od strane izmišljenih osoba...

koloni olmadan pocitelj'de yaşam düşünülemez," diyor.
nema života u počitelju bez kolonije".

Çok sayıda bakanla birlikte başvurusunu sunan micunoviç, "seçimsiz bir demokrasi düşünülemez.
mićunović je kandidaturu predao u društvu nekolicine ministara. "bez izbora nema demokracije.

fon olmadan iyi bir yerel otonom hükümet, özellikle de bizimki gibi büyük sorumlulukları olan bir yerel hükümet düşünülemez.
nije moguće imati dobru lokalnu samoupravu, posebice ne takvu koja ima velike ovlasti, ukoliko ne postoje odgovarajuća sredstva.

usackas,"geleceğin avrupa'sı sırbistan'ın ab üyeliği olmaksızın düşünülemez." dedi.
"europa u budućnosti nezamisliva je bez članstva srbije u eu", kazao je usackas.

hırvat milletvekillerine hitap eden cox, ab'nin güvenlik konseyi'nin fikrini görmezden gelmesinin düşünülemez olduğunu söyledi.
nezamislivo je da eu ignorira mišljenje vijeća sigurnosti un-a, naglasio je cox u obraćanju hrvatskim zakonodavcima.

kadare, slobodan miloseviç'in arnavutsuz bir kosova vizyonu gibi sırpsız bir kosova'nın da düşünülemez olduğunu belirtti.
kosovo bez srba je nezamislivo, kao što je to bila i vizija slobodana miloševića o kosovu bez albanaca, istaknuo je kadare.

koloni olmadan pocitelj'de yaşam düşünülemez, "diyor. kocası ve torunuyla birlikte son on yıldır hayatını mülteci olarak sürdüren alagiç, iki veya üç ay içinde evine geri dönecek.
nema zivota u počitelju bez kolonije ". raifa, njezin suprug i njihova unuka posljednjih deset godina bili su izbjeglice.

daha iyi bir durum düşünülemezdi." diyor.
nije mogla biti smišljena bolja metoda", kaže jedan stanovnika tetova.