Sie suchten nach: torunlarından (Türkisch - Maori)

merarinin torunlarından yaaziyanın oğulları: Şoham, zakkur, İvri.
ko nga tama a merari, ara a taatia; ko peno, ko hohama, ko takuru, ko ipiri

böylece yusuf da, davutun soyundan ve torunlarından olduğu için celilenin nasıra kentinden yahudiye bölgesine, davutun kenti beytleheme gitti.
i haere atu ano a hohepa i kariri, i te pa, i nahareta, ki huria, ki te pa o rawiri, ko peterehema te ingoa: no te mea no te whare ia, no te kawei o rawiri

İsrailliler mısırdan çıkarken yusufun kemiklerini de yanlarında getirmişlerdi. bunları yakupun Şekemdeki tarlasına gömdüler. yakup bu tarlayı Şekemin babası hamorun torunlarından yüz parça gümüşe satın almıştı. burası yusuf soyundan gelenlerin mülkü oldu. ağırlığı ve değeri bilinmeyen bir para birimiydi.
a ko nga wheua o hohepa, i maua mai e nga tama a iharaira i ihipa, i tanumia e ratou ki hekeme, ki te wahi o te mara i hokona e hakopa i nga tama a hamora matua o hekeme ki nga moni kotahi rau: na riro ana taua wahi i nga tama a hohepa hei kaing a tupu

penuel gedorun babasıydı. ezer huşanın babasıydı. bunlar beytlehemin kurucusu ve efratın ilk oğlu hurun torunlarıydı. ya da ‹‹kurucusu››.
ko penuere papa o keroro, me etere papa o huhaha. ko nga tama enei a huru a te matamua a eparata papa o peterehema