Sie suchten nach: ödeme yap (Türkisch - Englisch)

Ödeme
the settlement

doğrudan ödeme
direct payment

tom ön ödeme yaptı.
tom prepaid.

bunu yaptırmak için ödeme yaptım.
i paid to have this done.

ben, hasar için ödeme yaptım.
i paid for the damage.

elbisesi için terziye ödeme yaptı.
she paid the dressmaker for her dress.

Şu ayakkabılar için ödeme yaptınız mı?
did you pay for those shoes?

bu bilgisayar için nasıl ödeme yaptın?
how did you pay for this computer?

ben size mi yoksa kasiyere mi ödeme yapayım.
do i pay you or the cashier?

14 yıl boyunca batı almanya İsrail’e 3 milyon mark ödeme yaptı.
over the next 14 years, west germany paid israel 3 billion marks.

İtalyan, almanya'da kahvesi için yunan euro parası ile ödeme yaptı.
the italian paid for his coffee in germany with greek euro coins.

bu hafta ayrıca: bulgaristan imf'ye 230 milyon avroluk ön ödeme yaptı.
also this week: bulgaria prepays 230m euros to the imf.

jat 1998 yılında sekiz adet a320 uçak sipariş ederek 24,5 milyon dolarlık bir de ön ödeme yaptı.
in 1998, jat ordered eight a320 planes and made a down payment of $24.5m.

1885 yılında profesyonelliğe geçmek amacıyla kurulan kulüp, 1890 yılında bir oyuncu için ödeme yaptı ve tamamen profesyonel kulüp oldu.
the club was the first in southern england to turn professional, making payments to players as early as 1890 and turning fully professional a year later.

"belli dönemler için iki borç tahsilat kuruluşu tuttuk ve onlara başarı oranlarına göre ödeme yaptık." dedi.
"we have hired two debt collection agencies for certain periods of time and paid them based on their success rate," he said.

bosna-hersek (bh) maliye ve hazine bakanlığından yayınlanan verilere göre bh 2005 yılında yabancı kredi kuruluşlarına olan borçlarına karşılık 118 milyon avroluk geri ödeme yaptı.
bosnia and herzegovina (bih) repaid 118m euros in obligations to foreign creditors in 2005, according to data from the bih finance and treasury ministry.

Ödem
dropsy