Sie suchten nach: bir daha beni göremiyecekssin (Türkisch - Englisch)

bir daha.
once again.

bir daha asla!
never again!

bir daha asla. "
ever again. "

bir daha sorma
do not ask again

bir daha söyleme.
don't say again

; bir daha öpücük!
one more kiss!

beni bir daha arama.
don't call me again.

onu bir daha göremeyeceksin."
you will never see it again."

yazma bir daha mesaj
write one more message

haydi bir daha deneyelim.
let's try it one more time.

gider, bir daha dönmezler.
their young ones are in good liking, they grow up with corn; they go forth, and return not unto them.

olmayacaksa bir daha düşünün."
and if it will be, it's the right thing to do, and if not, rethink it."

tallahi, dedi, sen az daha beni de alçaltacaktın.
'by allah' he will say, 'you almost destroyed me!

onu bir daha gördüğünde mike'a benden selam söyle.
tell mike i said hello, the next time you see him.

başka biri daha koymuş
someone else have put it.

"yemin ederim ki, sen az daha beni de helak edecektin.
'by allah' he will say, 'you almost destroyed me!

ama armida sırp olduğumu söyleyince, beni bir daha yanında getirmemesini söylediler.
when armida told them i am a serb, they asked her not to bring me along anymore.

tanrınız rab benim, başka biri yok. halkım bir daha utandırılmayacak.››
and ye shall know that i am in the midst of israel, and that i am the lord your god, and none else: and my people shall never be ashamed.

(kardeşi): "anamın oğlu, dedi, bu insanlar beni hırpaladılar, az daha beni öldürüyorlardı.
"o son of my mother," said (aaron), "these people took advantage of my weakness and almost killed me.

ona şöyle der: "allah'a yemin ederim ki, doğrusu sen az daha beni helak edecektin."
'by allah' he will say, 'you almost destroyed me!