Sie suchten nach: makbul vatandaş (Türkisch - Englisch)

vatandaş
citizenship

vatandaş katılımı
citizen participation

vatandaş hergün aç.
they are hungry every day.

gayretleriniz makbul oldu.”
and their lord will give them a pure drink.

birçok vatandaş orduya katıldı.
many citizens joined the army.

sokaktaysa, vatandaş sonuç bekliyor.
in the street, citizens wait for results.

ancak iman edip güzel ve makbul işler yapanlar müstesnadır.
except those who have faith and do righteous deeds.

böylece allah, iman edip güzel ve makbul işler yapanları ödüllendirir.
(the hour shall come) that he may reward those who believe and do righteous deeds.

İman edip güzel ve makbul işler yapanlar cennet bahçelerinde ağırlanarak neşelenirler.
and as for those who had believed and done righteous deeds, they will be in a garden [of paradise], delighted.

sizin çaba-harcamanız şükre değer (meşkur: makbul) görülmüştür.
your efforts are well appreciated.”

İman edip makbul ve güzel işler yapanlar, naim cennetindedirler. [25,26; 82,19]
as for those who believe, and do deeds of righteousness, they shall be in gardens of bliss.

tc vatandaşı değilim
select service