Results for conceivable translation from English to Turkish

conceivable
döllenme

is that conceivable?
akla uygun mu?

it is hardly conceivable to me that he will fail.
onun başarısız olacağı aklıma pek yatmıyor.

every conceivable way you can vary spaghetti sauce, he varied spaghetti sauce.
spagetti sosunun akla uygun her şekli ile spagetti soslarını çeşitlendirdi.

# a theory which is not refutable by any conceivable event is non-scientific.
# makul bir olay tarafından aksi ispatlanamayan bir kuram bilimsel değildir.

as to the possibility of expelling members, the study described it as "conceivable".
Çalışmada, üyelerin ihraç edilmesi olasılığı "düşünülebilir" olarak nitelendiriliyor.

unlike all other planck base units and most planck derived units, the planck mass has a scale more or less conceivable to humans.
diğer tüm temel planck birimleri ve türetilen planck birimlerinin çoğunun aksine, planck kütlesi insanın az veya çok hayal edebileceği bir ölçeğe sahiptir.

and it is not [conceivable or lawful] for you to harm the messenger of allah or to marry his wives after him, ever.
allah'ın resulüne rahatsızlık vermeniz ve kendisinden sonra onun eşleriyle nikâhlanmanız, size helal kılınmamıştır.

we then pull the piles up through the dune and we're able to create almost any conceivable shape inside of the sand with the sand acting as a mold as we go up.
sonra kum tepecikleri boyunca yığınları çeker ve kumun içinde kumdan bir kalıp vazifesi gören ve hic algınamayacak şekiller oluşturabiliriz.

and we know that it's possible to move along this continuum towards something quite a bit more idyllic, to a place where a conference like this is even conceivable.
bu durumun diğer ucunda çok daha iyi, sakin huzurlu ve mutlu bir durum yer alıyor, böyle bir konferasnın olası olduğu bir yer.

the members of the european parliament, the ap reported, stated that any further enlargement of the eu was "barely conceivable" without the lisbon treaty.
associated press’in haberine göre avrupa parlamentosu üyeleri, lizbon anlaşması olmadan ab’nin daha fazla genişlemesinin “akla yatkın olmayacağını” dile getirdi.

during the war, people in bosnia and herzegovina witnessed every conceivable human rights violation or abuse – ranging from ethnic cleansing and rape to mass executions and starvation.''
savaş boyunca bosna-hersek'teki insanlar, etnik temizlik ve tecavüzden, toplu infaz ve açlığa kadar akla gelebilecek her türlü insan hakları ihlali ve istismara tanık oldu."

it is hardly conceivable that the icty would close shop with mladic and the other two top indictees -- radovan karadzic and croatia's ante gotovina -- still on the run.
icty'nin mladiç, radovan karadziç ve hırvat ante gotovina firardayken çalışmalarını durdurması mümkün değil.

it's conceivable that, say, using the sulfates method or this method i've come up with, you could create an ice age at a cost of .001 percent of gdp.
sülfatlar yönetmini ya da benim bulduğum yöntemi kullanarak gsİyh'nın... ...yüzde 0,001'i maliyetine bir buzul çağı başlatılabileceği düşünülebilir.

"bulgaria will still be a leading exporter of electricity in the region after the closure of units 1 and 2 of the kozloduy nuclear power plant. opportunities to export between 5.5 billion and 6 billion kwh of electricity are conceivable in 2003", said energy minister milko kovachev, following the government's decision on 19 december to start the decommissioning process.
enerji bakanı milko kovaçev, hükümetin kapatma sürecinin başlamasıyla ilgili 19 aralık'ta verdiği kararın ardından yaptığı açıklamada "bulgaristan, kozloduy nükleer enerji santralı'nın 1. ve 2. birimlerinin kapatılmasından sonra da bölgenin önde gelen elektrik ihracatçıları arasında yer alacaktır. 2003 yılında 5.5 ile 6 milyar kws arasında elektrik ihraç etme imkanımız bulunmaktadır" demişti.