Results for cop translation from English to Turkish

cop~y
kopyala

super cop
milie megavolt

tom is a cop.
tom bir polis.

a cop was killed.
bir polis öldürüldü.

i'm not a cop.
ben bir polis değilim.

tom could be a cop.
tom bir polis olabilirdi.

the cop's chasing me.
polis takibe devam ediyor.

don't tell tom you're a cop.
bir polis memuru olduğunu tom'a söyleme.

istanbul: orient publishing service, cop.
istanbul: orient publishing service, cop.

i can't believe tom was an undercover cop.
tom'un sivil polis olduğuna inanamıyorum.

murphy gave rock his first film role in "beverly hills cop ii".
İlk kez eddie murphy`yle beverly hills cop part 2 filminde rol aldı.

drive down the street and take out the cop cars watch out for the helicopter arrow keys to move and space bar to shoot
kılavuzu stelios geri ok sürükleyerek resim üzerinden atlamak etkileşim için fareyi kullanın

no sit or stop, as i reach for the top i'm fully dedicated like a patriotic cop.
zirveye ulaşmak için oturmadan durmadan... yurtsever bir polis gibi kendimi tamamiyle bu işe adadım.

immediately someone went to get orange juice, someone brought a hotdog, someone brought a subway cop.
hemen birisi portakal suyu getirmeye gitti, başka birisi sosisli sandviç satınaldı, bir diğeri metro polisini çağırdı.

in 2007, a fan of the belgrade team red star attacked an off duty cop with a burning flare and was sentenced to 10 years in prison for attempted murder.
2007 yılında belgrad takımı kızılyıldız’ın bir taraftarı, görevde olmayan bir polise yanan bir meşale ile saldırdı ve cinayete teşebbüs suçundan 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

rourke also played a small part in the film "thursday", in which he plays a crooked cop.
perşembe isimli filmde küçük bir rol üstlenen rourke, bu filmde sahtekar bir polisi canlandırmıştır.

this year, the numbers and the analysis they facilitate, have a particular significance in the context of the cop 15 meeting as they clearly show how the eu is doing with its own efforts to cut emissions of greenhouse gases.
kyoto, altına imza atan gelişmiş ülkeler için bağlayıcı emisyon hedefleri koyduğundan, önemlidir.

introduction a number of global initiatives chief among them the convention on biological diversity (cbd) have recognised the nexus between biodiversity, agriculture and nutrition and have been calling, as far back as 2006 cbd, cop 8 decision viii/23 (anonymous, 2006), for greater mainstreaming of agricultural biodiversity into policies and practices targeting food and nutrition security (hunter et al., 2015; anonymous, 2016a) as well as increased coordination between the environment, agricu
gİrİŞ biyolojik Çeşitlilik sözleşmesi (cbd) başta olmak üzere bir dizi küresel girişim, biyoçeşitlilik, tarım ve beslenme arasındaki bağı tanımış ve 2006 yılına kadar cbd, cop 8 karar viii/23 (anonim, 2006) çağrısı yapmışlardır. tarımsal biyoçeşitliliğin gıda ve beslenme güvenliğini hedefleyen politika ve uygulamalara daha fazla dahil edilmesi (hunter ve diğerleri, 2015; anonymous, 2016a) ve çevre ile tarım arasında koordinasyonun artırılması için