Results for enriched translation from English to Turkish

and found you in need, and enriched you?
bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?

iran to ship low-enriched uranium to turkey
İran türkiye'ye düşük zenginleştirilmiş uranyum sevkedecek

and he found thee destitute, so he enriched thee.
bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?

and did he not find you in want, and then enriched you?
bir yoksul iken seni bulup zengin etmedi mi?

the two research facilities now use low enriched uranium (leu).
İki araştırma tesisinde artık düşük derecede zenginleştirilmiş uranyum (leu) kullanılıyor.

they were resentful only because god and his messenger have enriched them out of his grace.
(allah ve elçisinin iyiliğine karşı böyle nankörlük ettiler.) eğer tevbe ederlerse kendileri için daha iyi olur.

it is being enriched and within the eu framework and requirements," arifi said.
ab çerçevesi ve şartları kapsamında zenginleştiriliyor." dedi.

and they avenged not except for this that allah and his apostle had enriched them out of his grace.
allah ve elçisi o'nun lütfuyla kendilerini zenginleştirdikten sonra öc almaya kalktılar!

water enriched in molecules that include deuterium instead of normal hydrogen is called heavy water.
normal hidrojen yerine zenginleştirilmiş döteryum molekülleri içeren su ağır su olarak adlandırılır.

there is no other reason for their ungratefulness except that god and his messenger enriched them through their favors.
allah ve elçisi o'nun lütfuyla kendilerini zenginleştirdikten sonra öc almaya kalktılar!

expression media is no longer a part of package, while all other products have been significantly improved and enriched.
diğer bütün ürünler önemli ölçüde iyileştirilip zenginleştirilirken expression media, artık paketin bir parçası değil.

in a matter of five or six years, they have a forest, the soil is enriched, and the village is saved.
beş altı yıl içinde, bir ormana kavuşurlar, toprak zenginleşir ve köy kötü kaderinden kurtulur.

and they were not resentful except [for the fact] that allah and his messenger had enriched them of his bounty.
allah ve elçisi o'nun lütfuyla kendilerini zenginleştirdikten sonra öc almaya kalktılar!

krupp's nickel steel armor was based on the harvey process, which enriched the upper layers of the steel with carbon.
krupp'un nikel-çelik alaşım zırhı ise çelik tabakaların üst kısımlarına karbon eklemeye yarayan harvey prosedürü ile üretiliyordu.

proponents say that students will gain a significantly enriched education. learning, they say, is more effective when students are studying material they are truly interested in.
reformu destekleyenler, gerçekten ilgi duyulan konulara yönelerek daha etkin bir öğrenme sağlanacağını ve öğrencilerin bu sayede oldukça zengin bir eğitim alma fırsatı kazanacaklarını savunuyor.

around 100,000 families pay much higher amounts for programmes from the 65 cable tv operators in the country, which means that they need enriched programme offerings, varoslija said.
varoslija, yaklaşık 100 bin ailenin ülkedeki 65 kablolu tv operatöründen seyrettiği programlar için çok daha yüksek rakamlar ödediğini, bu nedenle sunulan programların zenginleştirilmesi gerektiğini kaydetti.

iran's total stockpile of low-enriched uranium is believed to have grown from 1,500kg last autumn to an estimated 2,300kg today.
İran'ın stoktaki düşük zenginleştirilmiş uranyum miktarının geçen sonbahardaki 1.500kg'dan bugün yaklaşık 2.300kg'a arttığına inanılıyor.

weapons-grade uranium must contain highly enriched uranium (heu) with a concentration of uranium-235 exceeding 90%.
silah kalitesindeki uranyumun, %90'dan fazla bir uranyum-235 konsantrasyonuyla yüksek seviyede zenginleştirilmiş uranyum (heu) içermesi gerekiyor.

under the deal, iran will send 1,200kg of low-enriched uranium to turkey, in exchange for 120kg of more highly-enriched uranium within a year.
anlaşmaya göre İran, 1200 kilo düşük zenginleştirilmiş uranyumu türkiye'ye göndererek karşılığında bir yıl içinde 120 kilo daha yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum alacak.

the final shipments of russian-origin highly enriched uranium (heu) have been removed from romania, the us national nuclear security agency administration (nnsa) announced.
abd ulusal nükleer güvenlik dairesi yönetiminden (nnsa) yapılan duyuruda, rus menşeli yüksek derecede zenginleştirilmiş uranyumun (heu) son sevkıyatlarının da romanya'yı terk ettiği bildirildi.