Results for i do not know, it does not seem a... translation from English to Turkish

i do not know whether it is good or not.
onun iyi olup olmadığını bilmiyorum.

i do not know
bilmiyorum

i do not know how to use it.
ben onu nasıl kullanacağımı bilmiyorum.

no, i do not know
türkçe konuş sadece

i do not know you
anlamiyorum seni

i do not know turkish
turkce konuşalım

i do not know exactly.
tam olarak bilmiyorum.

i do not know any of them.
onlardan birini tanımıyorum.

i do not know turkish cooking.
ben türk pişirme bilmiyorum.

i do not know a foreign language
siz türkçe biliyor musunuz

but most people do not know it."
ama insanların çokları bilmiyorlar."

i do not know how to drive a car.
araba sürmeyi bilmiyorum.

i do not know for certain when he will come.
onun ne zaman geleceğini kesin olarak bilmiyorum.

he said to them: 'i do not know you'
(lut) dedi ki: "sizler gerçekten tanınmamış bir topluluksunuz."

god fails not his promise, but most men do not know it.
allah kendi vaadine ters düşmez. ne var ki, insanların çokları bilmiyorlar.

he said: "you are people i do not know."
(lut) dedi ki: "sizler gerçekten tanınmamış bir topluluksunuz."

praise be to god! but most people do not know it.
bütün övgüler allah'adır ama onların çokları bilmiyorlar.

allah knows it whereas you do not know.
allah bilir ama siz bilmezsiniz.

i do not know. its air, nature and country field make me relaxed. that's why i prefer it.
ama bana ne bileyim oranın havası, o doğası vssi, o kır kısmı çok rahatlatıyor beni; o yüzden.

an innovator is one who does not know it cannot be done.
bir mucit, "yapılamaz" kelimesini bilmeyen kişidir.