Results for nonetheless translation from English to Turkish

nonetheless
fakat

& start tls nonetheless
tls' yi yine de & başlat

but it would be an orgasm -- nonetheless.
ama yine de orgazm olur -- her şeye rağmen.

though he was poor, he was nonetheless happy.
fakir olmasına rağmen, o yine de mutluydu.

you may not believe it, but it is nonetheless true.
sen buna inanmayabilirsin, ama yine de doğru.

it was, nonetheless, immensely popular with white audiences.
1932'de ilk eşinden ayrılarak beyaz bir kadınla evlendi.

but nonetheless, it's an extraordinary piece of engineering.
fakat yine de, bu, çok muhteşem bir mühendislik ürünü.

nonetheless, agriculture still exerts considerable pressure on biodiversity.
bununla beraber, tarım hala biyolojik çeşitlilik üzerinde ciddi bir baskı oluşturmaktadır.

nonetheless, turk saw that deal as an indication that a solution is possible.
yine de turk, anlaşmayı biz çözüm olasılığının göstergesi olarak görüyor.

nonetheless, the importance of identifying potential new threats is widely recognised.
yine de, olası yeni tehditleri belirlemenin önemi yaygın olarak kabul görmektedir.

nonetheless, suetonius was able to assemble a force of about ten thousand men.
yine'de, suetonius on bin adamdan oluşan bir güç toplamayı başarmıştı.

but nonetheless, not just the dutch, but everyone has this desire for the authentic.
her şeye karşın, herkeste bu özgün olma arzusu vardır, sadece hollandalılarda değil.

nonetheless, i still find the concept of the sswf one of the best ways to reduce dust.
yine de sswf yönteminin kamerayı toz ve taneciklerden koruma sistemlerinin en iyilerinden biri olduğunu belirtmeliyiz.

but nonetheless, despite the hostility, firefighters left the vehicle and successfully fought the fire.
yine de, onların düşmanca tutumlarına karşı, itfayeciler araçtan inip başarılı bir şekilde ateşe karşı mücadele verdiler.

nonetheless, a busload of albanians was stopped by police saturday at the morine border with kosovo.
yine de, bir otobüs dolusu arnavut cumartesi günü kosova ile aradaki morine sınır kapısında polis tarafından durduruldu.

but nonetheless, just 20 blocks north, two days later, the city had never looked more alive.
ama yine de, sadece 20 blok kuzey, 2 gün sonra, ...şehir hiçbir zaman canlı görünmüyordu.

nonetheless, in europe as a whole, a tremendous effort has been made to address these sorts of problems,
bununla birlikte, genel olarak avrupa’da, bu gibi sorunlara eğilmek için olağanüstü çabalar gösterilmiş ve somut ilerlemeler kaydedilmiştir. bu durum, avrupa’da

nonetheless, in an unexpected attack of hubris a couple of years ago, i decided i would try and do that.
bununla beraber, kibrimin beklenmeyen bir atağı sonrası birkaç yıl önce denemeye ve yapmaya karar verdim.

nonetheless the city remains one of the most important ports in the united kingdom, handling over 32.2m tonnes of cargo in 2008.
nonetheless the city remains one of the most important ports in the united kingdom, handling over 32.2m tonnes of cargo in 2008.

goldgar argues that although tulip mania may not have constituted an economic or speculative bubble, it was nonetheless traumatic to the dutch for other reasons.
goldgar, lale çılgınlığının ekonomik veya spekülatif bir balon olmasa da başka bir sebepten ötürü hollanda halkı için etkisinin büyük olduğunu savunur.