Results for oldest translation from English to Turkish

& oldest
& en eskicalculates the average date

tom is the oldest.
tom en yaşlı.

show & oldest first
İlk Önce & en eskiyi göster

i'm the oldest.
en yaşlı benim.

he's the oldest son.
o, en büyük oğul.

how old is your oldest son?
en büyük erkek evladın kaç yaşında?

i'm tom's oldest son.
ben tom'un en büyük oğluyum.

delete oldest files from trash
Çöp kutusundan en eski dosyaları sil

he was the oldest of five children.
bu evliliğinden üç çocuğu oldu.

my grandmother is the oldest in this town.
büyükannem bu kasabada en yaşlıdır.

tom definitely had problems with his oldest son.
tom'un en büyük oğluyla kesinlikle sorunları var.

she is not my mother but my oldest sister.
o benim annem değil fakat en büyük ablamdır.

it is the oldest park in umeå, created in 1865.
umeå şehrindeki ilk parktır ve 1865 yılında açılmıştır.

later that year his oldest son, viktor, was born.
daha sonra o yıl en büyük oğlu viktor doğdu.

the oldest rock on earth is only 3.6 billion.
dünya'daki en eski kaya sadece 3.6 milyar yaşında.

bacteria are the oldest living organisms on the earth.
bakteriler, yeryüzünde yaşamakta olan en eski canlılardır.

société générale is one of the oldest banks in france.
société générale avrupa'nın ana finans şirketlerinden biridir.

founded in , the steelers are the oldest franchise in the afc.
afc'deki en eski kulüp olan steelers 1933'te kurulmuştur.

michelstadt is one of the oldest settlements in the inner odenwald.
michelstadt hessen eyâletinin güneyinde bulunan bir şehirdir.

* the old mosque, is the oldest mosque built in merouana.
merouana, cezayir'deki en eski ilçelerden birisidir.