Results for recess translation from English to Turkish

recess
ara

lunch is like the recess for work.
Öğle tatilleri bir nevi iş teneffüsleridir.

the students are having a recess now.
Öğrenciler şimdi bir tatile giriyorlar.

and we said, "well what about play and recess?"
biz de dedik ki, "peki ya oyun saatleri ve teneffüsler?"

parliament is due to go into recess for the summer anyway.
parlamento nasıl olsa yaz tatiline girecek.

on the board today for losing recess tomorrow, only boys.
bugün tahtaya cezalı yazılanların hepsi erkek.

both entities' legislatures are on summer recess until 20 august.
her iki taraf meclisi de 20 ağustos'a kadar yaz tatilinde.

and one of the simple things we can do is put recess before lunch.
ve yapabileceğimiz basit şeylerden biri öğle yemeğinden önce teneffüs koymaktır.

parliament has been in recess for days, ahead of the 25 june parliamentary elections.
meclis, 25 haziran parlamento seçimleri öncesinde günlerdir tatilde bulunuyor.

parliament now has the option of reconsidering the matter when it returns from summer recess.
meclisin yaz tatili dönüşünde mesele üzerinde tekrar düşünme seçeneği var.

after the summer recess, the srs finally agreed to observe the initial agenda.
yazın verilen aranın ardından, srs nihayet başlangıçtaki programın uygulanmasına onay verdi.

erdogan said recently that deputies will have to delay their summer recess to work on harmonisation.
erdoğan da son gunlerde yaptığı bir açıklamada, milletvekillerinin uyumlaşma üzerinde çalışmak için yaz tatillerini ertelemek zorunda kalacaklarını söyledi.

i noticed that at recess, she was the girl who picked the other girls to be on her team.
ayrıca teneffüste de diğer kızları oyun için takımına seçenin o olduğunu gördüm

idiots. a couple of years ago, broward county, florida, banned running at recess.
gerizekalilar gibi. bir kac sene once, florida'nin broward ilcesinde tenefuste kosmak yasaklandi.

after the summer recess, parliament will likely pass the proposed amendments to the law on the protection of the family.
adli tatilin ardından ailenin korunması yasası’na ilişkin önerilen değişikliklerin meclis’ten geçmesi bekleniyor.

i couldn't go out and play basketball at recess without feeling like i was going to pass out when i got back inside.
dışarı çıkamıyordum teneffüste biraz basketbol oynamaya kalksam içeri girdiğimde bayılacakmış gibi hissediyordum.

lawmakers nearly passed the legislation earlier this month, when they went into a recess following a dispute over a clause that would have outlawed adultery.
milletvekilleri bu ayın başlarında yasayı neredeyse geçirecekken, zinanın suç sayılmasını öngören bir maddenin eklenmesi konusunda çıkan tartışmalar sonrasında tatile girmişlerdi.

he requested release during the court's summer recess to visit his family, but prosecutors said there was a danger of witness intimidation.
haradinay mahkemenin yaz tatili döneminde ailesini ziyaret etmek için tahliye talebinde bulunmuş, ancak savcılar tanık sindirme tehlikesi olduğunu belirtmişlerdi.

he added that belgrade has been ready for negotiations with the ethnic albanian bloc but said the appointment of a new unmik chief and the august recess of eu institutions makes starting talks in july unrealistic.
başbakan, belgrad'ın etnik arnavut bloğuyla müzakerelere hazır olduğunu, fakat yeni unmik şefinin atanması ve ab kurumlarının ağustos ayında tatile girecek olmasının müzakereleri temmuz ayında başlatmayı gerçekçi olmaktan çıkardığını da sözlerine ekledi.

so there is time to solve this [prisoner mps] problem before it returns from recess in the fall," he told setimes.
bu yüzden, sonbaharda tatilden dönmeden önce bu [hapisteki milletvekilleri] sorununu çözmek için yeterince zaman var." diyor.