Results for spraying translation from English to Turkish

spraying
püskürtme

metal spraying
metal püskürtme

low volume spraying
düşük hacimli püskürtme

ultralow volume spraying
ultra düşük hacimli püskürtme

tom is spraying his garden.
tom bahçesine su püskürtüyor.

install guide nail before spraying
püskürtme öncesinde kılavuz çivisini tesis edin

and i started spraying that on the streets in cairo.
ve bunu kahire sokaklarına spreylemeye başladım.

the restricted area shall be masked during metal spraying.
kısıtlandırılmış alanda, metal püskürtme sırasında maske kullanılacaktır.

so, maybe spraying ddt on crops is a really bad idea.
belki ddt'yi ekinlerin üstüne püskürtmek kötü bir fikirdir.

a tractor is spraying liquid manure onto a field not far away.
bir traktör yakınlardaki bir tarlaya sıvı gübre püskürtmektedir.

it was also equipped with a deactivating liquid tank and underbelly spraying apparatus.
it was also equipped with a deactivating liquid tank and underbelly spraying apparatus.

eye pressure is measured by spraying fresh air into the eye by means of computerized devices.
bilgisayarlı cihazlarla göze temiz hava püskürtülerek göz tansiyonu ölçümü yapılır.

and when you use indoor spraying with ddt and those nets you can cut deaths by over 50 percent.
ve bir de ev içinde tülün yanında ddt spreyi de kullanırsanız, ölümleri yüzde 50 oranında azaltabilirsiniz.

painters using paint gun are obligated to wear mask and goggles and if spraying is intensive, they must also wear a helmet.
boya tabancası kullanan boyacıların maske, gözlük ve eğer püskürme yoğun ise, başlık giymeleri zorunludur.

nine months later i found myself spraying messages in tahrir square. the reason for this act was this image that i saw in my newsfeed.
dokuz ay sonra kendimi tahrir meydanı'nda mesajlar spreylerken buldum. bu hareketin nedeni haber listemde gördüğüm bu resimdi.

iso-2063 metallic coatings – protection of iron and steel against corrosion, metal spraying of zinc and aluminium.
iso-2063 metalik kaplamalar – demir ve çeliğin korozyona, çinko ve ve alüminyum metal püskürtmesine karşı korunması.

but that led to a series of no, coming out of the book like ammunition, and adding messages to them, and i started spraying them on the walls.
ama bu, kitaptan çıkan bir 'hayır' serisine öncülük etti. cephane gibi, onlara mesajlar ekleyerek duvarlara spreylemeye başladım.

s42: during fumigation/ spraying wear suitable respiratory equipment (appropriate wording to be specified by the manufacturer)
s42: tütsü/ püskürtme işlemleri sırasında uygun solunum teçhizatı kullanın (uygun ifadeler üretici tarafından belirlenecektir) please take the official translations! you find them here: http: // europa. eu. int/ eur- lex/ lex/ lexuriserv/ lexuriserv. do? uri=celex: 32001l0059: en: html

imagine spraying the precursors to a pv cell, to a solar cell, onto a roof, and having it self-assemble into a layered structure that harvests light.
prekürsörleri çatıdaki bir pv hücresine, güneş hücresine püskürttüğünüzü ve bunun ışığı toplayan katmanlı bir yapıya kendini düzenlediğini düşünün.

and we never hear about that. and the latest infraction against these people is, as part of plan colombia, we're spraying paraquat or round up, whatever it is -- we're defoliating thousands of acres of the ecuadorian amazon in our war on drugs.
ve hiç bir zaman bunu duymadık. ve sonunda bu insanlara kast edilen şuydu, kolombiya planı çerçevesinde, paraquat veya round up, adı verilen herbisitler sıkıyorduk -- ekvator amazonu'ndaki binlerce dönümlük araziyi ilaçlara karşı verdiğimiz mücadelede yapraksız hale getiriyorduk.