From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
swoop to nuts
güzellik
Last Update: 2014-09-14
Usage Frequency: 1
Quality:
we swoop down over the campo de' fiori.
fiori campo üzerine yöneliyoruz.
Last Update: 2015-10-13
Usage Frequency: 1
Quality:
it was like in one verbal swoop he had channeled my thoughts on life and medicine and confucius.
benim hayat, tıp ve konfüçyüs hakkındaki bütün görüşlerimi bir çırpıda toparlayıvermişti.
Last Update: 2015-10-13
Usage Frequency: 1
Quality:
pain would those who disbelieve that ye neglected your arms and your baggage, so that they might swoop down upon you at one swoop.
bunlar secdeye vardıklarında diğer bir kısmı arkanızda beklesin. sonra o namaz kılmamış olan diğer kısım gelsin seninle beraber kılsınlar ve ihtiyatlı bulunsunlar, silahlarını yanlarına alsınlar.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
and there were none. in one fell swoop, mr. teszler had integrated the textile industry in that part of the south.
ve hiç soru gelmemiş. böylece tezsler tek bir hamleyle güney'in bu bölgesindeki tekstil endüstrisini karma hale getirmiş olmuş.
Last Update: 2015-10-13
Usage Frequency: 1
Quality:
they said: "swear to one another in the name of allah that we shall make a sudden night swoop on salih and his family and will then tell their heirs that we did not witness the destruction of his family.
allah adına yeminleşerek şöyle dediler: "ona ve ailesine bir gece baskını yapalım, sonra da velisine şöyle diyelim: biz onların ailesinin öldürülüşüne tanık olmadık.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
Warning: Contains invisible HTML formatting
after making their prostrations, let them be behind you, and let another party who have not prayed come and pray with you, taking their precautions and their weapons. those who disbelieve wish that you should be inattentive of your weapons and your baggage, so that they might swoop upon you with one assault.
sen müminlerin içinde olup da onlara namaz kıldıracak olursan, onlardan bir kısmı sana tâbi olarak namaza dursun ve silâhlarını yanlarına alsınlar.bunlar secdeye vardıklarında, diğer kısım arkanızda beklesinler.sonra o namaz kılmamış olan diğer kısım gelsin, sana tâbi olarak namaz kılsınlar, hem ihtiyatlı bulunsun ve silâhlarını da yanlarına alsınlar.kâfirler sizi silâhsız ve teçhizatsız vaziyette iken kıstırıp, birden baskın yaparak işinizi bitirmek isterler.eğer yağmur sebebiyle zahmet çekerseniz yahut hasta düşmüş iseniz, silâhlarınızı bırakmanızda bir mahzur yoktur.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality: