Results for thereat translation from English to Turkish

thereat she pointed to him.
(tanıklık için) onu gösterdi.

thereat zechariah supplicated his lord.
orada zekeriyya, rabbine dua etti: rabbim!

thereat the faithless one was dumbfounded.
bunun üzerine kafir apışıp kaldı.

thereat the angels prostrated, all of them together,
bunun üzerine meleklerin hepsi toptan secde etmişlerdi.

thereat they were vanquished, and they retreated, humiliated.
oracıkta yenildiler ve horhakıyr bir halde yaptıklarından feragat ettiler.

but thereat they became two groups contending with each other.
baktı ki onlar, birbiriyle çekişen iki bölük olmuşlar.

for aaron and his sons shall wash their hands and their feet thereat:
harunla oğulları ellerini, ayaklarını orada yıkayacaklar.

thereat he threw down his staff, and behold, it was a manifest python.
(musa), asasını attı, bir de (baktılar ki) o apaçık bir ejderha!

thereat he threw down his staff, and behold, it became a manifest python.
asasını attı, iri bir yılan oluverdi.

thereat twelve fountains gushed forth from it; every tribe came to know its drinking-place.
taştan hemen oniki göze fışkırmıştı. her bölük insan kendilerine özgü su kaynağını bilmişti.

thereat he invoked his lord, [saying,] ‘i have been overcome, so help [me].’
bunun üzerine rabbine: "ben yenik düştüm, yardım et!" diye yalvardı.