Results for why are you in such a hurry to go... translation from English to Turkish

why are you in such a hurry to go home?
eve gitmek için neden o kadar acele ediyorsun?

why are you in such a hurry?
niçin öyle acele ediyorsun?

why are you in such a rush to go?
neden bu kadar acelede gitmeye ediyorsun?

why are you such a rush to go?
neden bu kadar acele gitmeye ediyorsun?

are you in a hurry?
aceleniz var mı?

why are you in such a rush?
neden bu kadar acele ediyorsun?

are you ready to go home?
eve gitmeye hazır mısın?

you need not have come in such a hurry.
böyle aceleyle gelmene gerek yoktu.

tom said he was in no hurry to go home.
tom eve gitmek için acelesi olmadığını söyledi.

you don't need to go in such a hurry.
Öyle aceleyle gitmene gerek yok.

don't be in such a hurry.
böyle acele etmeyin.

why are you in my room?
neden benim odamdasın?

why are you in the bathroom?
neden banyodasın?

she needn't have gone in such a hurry.
onun acele ile gitmesine gerek yoktu.

i was in such a hurry that i left my bag behind.
o kadar acele ettim ki çantamı geride bıraktım.

john was in such a hurry that he had no time for talking.
john o kadar telaşlıydı ki konuşmaya vakti yoktu.

why did i buy flowers? why are you asking me such a question? i just bought them because i wanted to.
Çiçekleri niçin mi satın aldım? niçin bana böyle bir soru soruyorsun? onları sadece almak istediğim için aldım.

i told you guys to go home. why are you still here?
siz arkadaşlara eve gitmenizi söyledim. niçin hâlâ buradasınız?

am i really in such a hurry that i'm prepared to fob off my son with a sound byte at the end of the day?"
gerçekten günün sonunda oğlumu savuşturacak kadar bir acelem var mıydı?" diye düşündüm.

why are you divided into two different parties concerning the hypocrites, when god himself has turned them to disbelief because of their misdeeds. do you want to guide those whom god has caused to go astray?
ne oluyor size de münafıklar hakkında iki bölük oluyorsunuz, allah onları, kazandıkları suçları yüzünden gerisin geri küfre döndürdü; allah'ın yoldan çıkarıp azdırdığını doğru yola getirmek mi istersiniz?