Results for part translation from French to Turkish

kate part
kate parçaçığı

nulle part
hiç bir yer

lancelot-part
lancelot- part

page à part (p)
fazladan sayfa (p)

sur une page à part
fazladan sayfa

& autre part & #160;:
& başka yer:

pas de divinité à part lui.
ki göklerin ve yerin mülkü yalnız o'nundur.

emplacement de départ (home)
ev

point de divinité à part lui.
o'ndan başka tanrı yoktur.

faites-nous part de vos observations
bize haber verin

n`ayez donc aucune part avec eux.
onun için böyleleriyle oturup kalkmayın.

pas d'autre divinité à part lui.
de ki: "o (rahman), benim rabbimdir.

merci c'est trés gentil de ta part
görünüyorsun

et n'oublie pas ta part en cette vie.
biz ona, anahtarlarını güçlü bir topluluğun zor taşıdığı hazineler vermiştik.

les combattants sont partout et la nourriture nulle part.
her yerde savaşçılar var ama yemek yok.

c'est certainement une simple précaution de leur part.
cihazın bilek askısı da yararlı olan bir diğer özelliği.

ou ont-ils une autre divinité à part allah?
veya onların allah'tan başka bir tanrısı mı var?

collection & #160;: the collection this track is part of
koleksiyon: the collection this track is part of

toutefois, un petit nombre d’établissements seulement y a pris part.
bu proje kapsamında yalnızca katılımcı kurumlardan oluşan küçük bir örnek grubunda sunulan tüm öğretmenlik eğitimi türleri değerlendirilmiştir.

voir figure tdi-2 part (ii) dans le bulletin statistique 2008.
2008 istatistik bülteninde tablolar tdi-22 ve tdi-23 bölüm (i) ve bölüm (iv).) bkz.