Results for faden translation from German to Turkish

Human contributions

From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.

Add a translation

German

Turkish

Info

German

und eßt und trinkt, bis ihr in der morgendämmerung den weißen faden vom schwarzen faden unterscheiden könnt.

Turkish

fecir doğup da aydınlığıyla kara iplik, sizce beyaz iplikten ayırt edilinceye dek yiyin, için.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

German

und esset und trinkt, bis der weiße faden von dem schwarzen faden der morgendämmerung für euch erkennbar wird.

Turkish

allah'ın sizin için takdir ettiğini dileyin.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

German

darnach kam sein bruder heraus, der den roten faden um seine hand hatte. und man hieß ihn serah.

Turkish

sonra bileğine kırmızı iplik bağlı kardeşi doğdu. ona da zerah adı verildi.

Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality:

German

und eßt und trinkt, bis ihr in der morgendämmerung den weißen faden vom schwarzen faden unterscheiden könnt. danach vollzieht das fasten bis zur nacht.

Turkish

fecir vakti, sizce beyaz iplik siyah iplikten ayırt edilinceye kadar yiyin, için, sonra geceye kadar orucu tamamlayın.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

German

und esset und trinkt, bis der weiße faden von dem schwarzen faden der morgendämmerung für euch erkennbar wird. danach vollendet das fasten bis zur nacht.

Turkish

artık şimdi onlara yaklaşın ve allah'ın sizin için yaz(ıp takdir etmiş ol)duğunu arayın; şafağın beyaz ipliği siyah iplikten ayırdelinceye kadar yeyin, için; sonra ta gece oluncaya dek orucu tamamlayın; mescidlerde ibadete çekilmiş iken kadınlara yaklaşmayın.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

German

verkehrt nunmehr mit ihnen und trachtet nach dem, was gott euch vorgeschrieben hat. und eßt und trinkt, bis ihr in der morgendämmerung den weißen faden vom schwarzen faden unterscheiden könnt.

Turkish

artık şimdi onlara yaklaşın ve allah'ın sizin için yaz(ıp takdir etmiş ol)duğunu arayın; şafağın beyaz ipliği siyah iplikten ayırdelinceye kadar yeyin, için; sonra ta gece oluncaya dek orucu tamamlayın; mescidlerde ibadete çekilmiş iken kadınlara yaklaşmayın.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

German

von jetzt an verkehrt mit ihnen und trachtet nach dem, was allah für euch bestimmt hat, und eßt und trinkt, bis sich für euch der weiße vom schwarzen faden der morgendämmerung klar unterscheidet!

Turkish

allah, nefsinize güvenemiyeceğinizi biliyordu, bu sebeple tevbenizi kabul edip sizi affetti; artık onlara yaklaşabilirsiniz.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

German

und sie schlugen das gold und schnitten's zu faden, daß man's künstlich wirken konnte unter den blauen und roten purpur, scharlach und weiße leinwand.

Turkish

altını ince tabakalar halinde dövüp lacivert, mor, kırmızı iplik ve ince keten arasına ustaca işlemek için tel tel kestiler.

Last Update: 2012-05-04
Usage Frequency: 1
Quality:

German

ein thema, das sich wie ein roter faden durch diesen bericht zieht, betrifft die dynamik der drogenproblematik: wir müssen unsere ziele kontinuierlich auf die sich wandelnden gegebenheiten abstimmen, mit denen wir konfrontiert sind.

Turkish

bu raporun genelinde kendini hissettiren temalardan biri uyuşturucu sorununun dinamik niteliği olup, vizyonumuzun yüzyüze bulunduğumuz değişen koşulların hızına ayak uydurduğundan emin olmamız gerekmektedir.

Last Update: 2014-02-06
Usage Frequency: 1
Quality:

German

kosmische fäden

Turkish

kosmik işınlar

Last Update: 2011-10-23
Usage Frequency: 1
Quality:

Get a better translation with
8,888,464,678 human contributions

Users are now asking for help:



We use cookies to enhance your experience. By continuing to visit this site you agree to our use of cookies. Learn more. OK