Results for isključivo translation from Serbian to Turkish

Computer translation

Trying to learn how to translate from the human translation examples.

Serbian

Turkish

Info

Serbian

isključivo

Turkish

 

From: Machine Translation
Suggest a better translation
Quality:

Human contributions

From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.

Add a translation

Serbian

Turkish

Info

Serbian

peva se isključivo na kurdskom jeziku.

Turkish

ve sadece kürtçe söyleniyor.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

sudije donose presude isključivo na osnovu dokaza predstavljenih na sudu.

Turkish

hakimler kararlarını sadece mahkemede sunulan kanıtlara dayanarak verirler.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

na kosovu tražnja za drogama nije isključivo ograničena na ilegalne narkotike.

Turkish

kosova'daki uyuşturucu talebi yalnızca yasaklanmış uyuşturucu maddeler ile sınırlı değil.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

atinski gradski muzej posvećen je isključivo modernoj istoriji grčke prestonice.

Turkish

atina Şehir müzesi ise tamamen atina’nın modern tarihine ayrılmış.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

parlament bih dobio bi isključivo ovlašćenje da uvodi vanredno i ratno stanje.

Turkish

bh meclisine olağanüstü hal ve savaş ilan etme özel yetkisi tanınacak.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

donesen je sa samo 74 glasa, i to isključivo poslanika vladajuće demokratske partije.

Turkish

meclis yasayı, tümü de iktidardaki demokrat parti'nin milletvekillerinin olmak üzere sadece 74 oyla geçirmişti.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

ovogodišnji festival je prvi u istoriji anonimula na kojem je pobednika birala isključivo publika.

Turkish

bu yılki etkinlik, anonimul'un tarihinde kazananların sadece seyirci tarafından seçildiği bir ilk oldu.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

kurdska manjina još uvek čeka obećani tv kanal koji bi isključivo emitovao program na njihovom jeziku.

Turkish

kürt azınlık hala özellikle kendi dilinde yapacak, söz verilmiş olan televizyon kanalını bekliyor.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

policija ističe da su motivi stambolićevog ubistva isključivo politički, a milošević je optužen za podstrekivanje.

Turkish

polis, konuyla ilgili olarak stamboliç cinayetinin tamamen siyasi amaçlarla işlendiğini söylerken, miloşeviç de azmettirici olarak suçlanıyor.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

domaćim biljnim vrstama, uključujući neke koje postoje isključivo u toj zemlji, preti opasnost od nestajanja.

Turkish

aralarında ülkeye özgü türlerin de bulunduğu yerli bitki türleri yok olma tehlikesiyle karşı karşıyalar.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

"ključni pokretač u procesu evropske integracije su reforme, a one zavise isključivo od crnogorske strane.

Turkish

yetkili, "avrupa entegrasyonu sürecinin itici motoru reformlardır ve bunlar sadece karadağ tarafına bağlıdır.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Serbian

na sastanku 2007, barišić je navodno naložio svim državnim firmama da angažuju isključivo fimi media, ignorišući javne tendere.

Turkish

2007 yılındaki bir görüşmede, barisiç'in bütün devlet kuruluşlarına kamu ihalelerini gözardı edip inhisari olarak fimi media ile iş yapma talimatı verdiği iddia ediliyor.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

grčka očekuje više turista ove godine, dok se trudi da prevaziđe "isključivo letnji" priliv turista.

Turkish

"sadece yaz" aylarında turist girişinden kurtulmaya çalışan yunanistan, bu yıl daha fazla turist bekliyor.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Serbian

da bi se uhvatila u koštac sa ovim problemom nova vlada promoviše inicijativu za izradu nacrta zakona za prikupljanje ilegalnog oružja, isključivo na dobrovoljnoj bazi.

Turkish

yeni hükümet problemle mücadele etmek için yasadışı silahları toplamak amacıyla büyük ölçüde gönüllülüğe dayanan bir yasa tasarısı hazırlığında.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

ali, dok zakon nije bio usvojen, zavisili smo isključivo od dobre volje vlasti i stranih donacija“, dodaje ona.

Turkish

fakat yasa geçirilene kadar, sadece yetkililerin iyi niyetine ve yabancı bağışlara bağlı yaşadık." diye ekledi.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Serbian

de marnak: krivično gonjenje i donošenje presuda za ratne zločine nije lako, ali je deo mandata misije, koji trenutno obavlja isključivo euleks.

Turkish

de marnhac: savaş suçlarının kovuşturulması ve hükme bağlanması kolay olmasa da, şu anda sadece eulex tarafından yürütülen misyonun görev tanımının bir parçası.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

kao i veliki broj iranaca, iračana i avganistanaca koji svake godine dolaze u tursku, afričke izbeglice zavise isključivo od pomoći unhcr, dobrotvornih i nevladinih organizacija.

Turkish

her yıl türkiye’ye gelen çok sayıda İranlı, iraklı ve afgan gibi, afrikalı mültecilerin de destek konusundaki tek dayanak noktaları bmmyk, yardım kuruluşları ve stk’ler.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Serbian

"lou kost" kompanije prodaju svoje karte isključivo preko interneta, a poznato je da srbija još uvek kaska za svetom kada je reč o poslovnom korišćenju kompjutera.

Turkish

düşük tarifeli uçuş gerçekleştiren şirketler biletlerini yalnızca İnternet üzerinden satıyor, fakat sırbistan'da bilgisayarların iş amaçlı kullanımı fazla yaygınlık kazanmadı.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Serbian

"dao sam izjavu isključivo kao svedok", izjavio je lugovoj posle saslušanja u ponedeljak, prenosi ruska novinska agencija itar-tas.

Turkish

lugovoi pazartesi günkü sorgusundan sonra rus itar-tass haber ajansı tarafından kaydedilen sözlerinde, "sadece tanık olarak ifade verdim." dedi.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Serbian

"basesku je isključivo odgovoran za ovaj težak period u rumuniji", rekao je džoana, naglašavajući da njegova stranka nikada ne bi ponovo prihvatila sekundarnu ulogu u vladajućoj koaliciji.

Turkish

"romanya'daki bu zorlu dönemin tek sorumlusu basecu'dur." diyen geoana, partisinin bir daha asla bir iktidar koalisyonunda ikincil rolü kabul etmeyeceğine de söz verdi.

Last Update: 2016-01-20
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Get a better translation with
7,776,460,348 human contributions

Users are now asking for help:



We use cookies to enhance your experience. By continuing to visit this site you agree to our use of cookies. Learn more. OK