Results for iban translation from Spanish to Turkish

iban
iban

¿adónde iban ellos?
onlar nereye gidiyorlardı.

creían que no iban a ser devueltos a nosotros.
gerçekten bize döndürülmeyeceklerini sandılar.

muriendo tú, ¿iban otros a ser inmortales?
sen ölürsen onlar ebedi mi kalacaklar?

tras ellos iban osaías y la mitad de los principales de judá
arkalarından hoşaya ve yahudalı önderlerin yarısı,

iban hablando entre sí de todas aquellas cosas que habían acontecido
bütün bu olup bitenleri kendi aralarında konuşuyorlardı.

creían que no iban a ser probados y se portaron como ciegos y sordos.
bir bela olmayacak zannettiler de kör ve sağır kesildiler.

las escuelas que iban a abrir esta semana se han vuelto a cerrar durante dos semanas más.
bu hafta açılacak olan okullar iki hafta daha kapatıldı.

entonces ellos quisieron recibirle en la barca, y de inmediato la barca llegó a la tierra a donde iban
bunun üzerine onu tekneye almak istediler. o anda tekne gidecekleri kıyıya ulaştı.

hicimos perecer esas ciudades cuando obraron impíamente, habiendo fijado por anticipado cuándo iban a perecer.
haksızlıklarından ötürü işte yok ettiğimiz şehirler! onları yok etmek için bir süre tayin etmiştik.

juraron solemnemente por alá que, si venía un monitor a ellos, iban a ser dirigidos mejor que ninguna otra comunidad.
andolsun eğer kendilerine bir uyarıcı (peygamber) gelirse, her milletten daha çok doğru yolda olacaklar diye, yeminlerinin bütün gücüyle allah'a yemin ettiler.

y decidimos respecto a él este asunto: iban a amanecer todos ellos, hasta el último, despedazados.
'Şu halk, sabahleyin yok edilecektir' şeklindeki emri kendisine bildirdik.

si quisiéramos, les apagaríamos los ojos. entonces se abalanzarían a la vía, pero ¿cómo iban a ver?
dilesek gözlerini silerdik de yola dökülürlerdi, ama nasıl görecekler?

no hemos hecho eterno a ningún mortal antes de ti. muriendo tú, ¿iban otros a ser inmortales?
senden önce de ebedi olarak yaşayacak hiçbir insan yaratmadık; sen ölürsen onlar ebedi mi kalacaklar?

cuando él los vio, les dijo: --id, mostraos a los sacerdotes. aconteció que mientras iban, fueron limpiados
İsa onları görünce, ‹‹gidin, kâhinlere görünün›› dedi. adamlar yolda giderken cüzamdan temizlendiler.