Results for nada por preguntar translation from Spanish to Turkish

no pudimos hacer nada por ellas.
onlar için bir şey yapamadık.

no me han detenido ni nada por el estilo.
tutuklanmış falan değilim.

los intercesores no podrán hacer nada por ellos.
aracıların şefaati onlara bir yarar sağlamaz.

no pueden esperar nada por lo que han merecido. Ése es el profundo extravío.
kazançlarından hiçbir şey elde edemezler, işte budur doğru yoldan çok uzak bir sapıklık.

no pueden esperar nada por lo que han merecido. alá no dirige al pueblo infiel.
o çeşit adamlar, kazançlarından hiçbir sevap elde edemezler ve allah, inanmayan kavmi doğru yola sevk etmez.

si alá quiere que alguien sea tentado, tú no puedes hacer nada por él contra alá.
allah bir kimseyi şaşkınlığa (fitneye) düşürmek isterse, sen allah'a karşı, onun lehine hiçbir şey yapamazsın.

di: «si yo lo he inventado, no podéis hacer nada por mí contra alá.
de ki, "onu ben uydurduysam siz beni allah'tan gelecek hiç bir şeye karşı koruyamazsınız.

temed un día en que nadie pueda satisfacer nada por otro, ni se acepte la intercesión ajena, compensación ni auxilio.
kimsenin kimseden faydalanamayacağı, kimseden bir şefaat kabul edilmeyeceği, kimseden bir fidye alınmayacağı ve yardım görülmeyeceği günden korunun.

y, si reanudáis la lucha, nosotros también la reanudaremos y vuestras huestes no os servirán de nada, por numerosas que sean.
ama yine (eski yaptıklarınıza) dönerseniz, biz de döneriz (size yardım etmekten vazgeçeriz). o zaman topluluğunuz çok da olsa, size hiçbir yarar sağlayamaz.

las obras de quienes no creen en su señor son como cenizas azotadas por el viento en un día de tormenta. no pueden esperar nada por lo que han merecido.
rablerini inkar edenlerin işleri, fırtınalı bir günde, rüzgarın şiddetle savurduğu küle benzer; yaptıklarından hiçbir şey elde edemezler.

di: «si yo lo he inventado, no podéis hacer nada por mí contra alá. Él sabe bien lo que divulgáis a este propósito.
de ki: "eğer onu uydurdumsa, beni allah'a karşı hiçbir şekilde savunamazsınız; o, kuran için yaptığınız taşkınlıkları daha iyi bilir.

no es de imitar, en cambio, abraham cuando dijo a su padre: «he de pedir perdón para ti, aunque no pueda hacer nada por ti contra alá.
ancak İbrahim babasına şöyle demişti: "senin için hep af dileyeceğim ama allah'tan sana gelecek şeyi geri çevirme gücüm yoktur.

alteran el sentido de las palabras y dicen: «si se os ha dado esto, ¡tomadlo!; pero, si no es esto lo que se os ha dado. ¡guardaos!». si alá quiere que alguien sea tentado, tú no puedes hacer nada por él contra alá.
kelimeleri konuldukları yerlerden çıkarıp tahrif ederler. “size şu fetva verilirse onu kabul edin, o verilmezse onu kabul etmekten geri durun” derler.allah birini şaşırtmak isterse, sen onun lehinde allah'a karşı hiçbir şey yapamazsın.onlar öyle kimselerdir ki allah onların kalplerini arındırmak istememiştir.