Results for temían translation from Spanish to Turkish

Computer translation

Trying to learn how to translate from the human translation examples.

Spanish

Turkish

Info

Spanish

temían

Turkish

 

From: Machine Translation
Suggest a better translation
Quality:

Human contributions

From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.

Add a translation

Spanish

Turkish

Info

Spanish

y salvamos a los que creían y temían a alá.

Turkish

biz iman edenleri ve kötülükten sakınanları ise kurtardık.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

salvamos, en cambio, a los que creían y temían a alá.

Turkish

biz inananları, korunup sakınanları kurtardık.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

los principales sacerdotes y los escribas estaban buscando cómo eliminarle, pues temían al pueblo

Turkish

başkâhinlerle din bilginleri İsayı ortadan kaldırmak için bir yol arıyor, ama halktan korkuyorlardı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

temían a jehovah, pero servían a sus dioses, según las prácticas de los pueblos de donde habían sido trasladados

Turkish

böylece hem rabbe tapınıyorlar, hem de aralarından geldikleri ulusların törelerine göre kendi ilahlarına kulluk ediyorlardı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

pero ellos no entendían este dicho, pues les estaba encubierto para que no lo percibieran. y temían preguntarle acerca de este dicho

Turkish

onlar bu sözü anlamadılar. sözü kavramasınlar diye anlamı kendilerinden gizlenmişti. Üstelik İsaya bu sözle ilgili soru sormaktan korkuyorlardı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

pero si decimos "de los hombres..." temían al pueblo, porque todos consideraban que verdaderamente juan era profeta

Turkish

yok eğer ‹İnsanlardan› dersek...›› halkın tepkisinden korkuyorlardı. Çünkü herkes yahyayı gerçekten peygamber sayıyordu.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Spanish

entonces fue el capitán de la guardia del templo con los oficiales; y los llevaron, pero sin violencia, porque temían ser apedreados por el pueblo

Turkish

bunun üzerine komutanla görevliler gidip elçileri getirdiler. halkın kendilerini taşlamasından korktukları için zor kullanmadılar.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

ellos procuraban prenderle, pero temían a la multitud, porque sabían que en aquella parábola se había referido a ellos. y dejándole, se fueron

Turkish

İsanın bu benzetmede kendilerinden söz ettiğini anlayan yahudi önderler onu tutuklamak istediler; ama halkın tepkisinden korktukları için onu bırakıp gittiler.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

luego se reunieron junto a mí todos los que temían la palabra del dios de israel, a causa de la infidelidad de los del cautiverio; pero yo quedé sentado y consternado hasta el sacrificio de la tarde

Turkish

sürgünden dönenlerin bu hainliğinden ötürü İsrailin tanrısının sözlerinden titreyenlerin hepsi çevremde toplandı. bense akşam sunusu sunulana dek dehşet içinde kaldım.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

entonces los que temían a jehovah hablaron cada uno con su compañero, y jehovah prestó atención y escuchó. y fue escrito un libro como memorial delante de él, para los que temen a jehovah y para los que toman en cuenta su nombre

Turkish

bunun üzerine rabden korkanlar birbirleriyle konuştular. rab dediklerine kulak verip duydu. rabden korkup adını sayanlar için onun önünde bir anma kitabı yazıldı.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

así aquellos pueblos temían a jehovah, y al mismo tiempo rendían culto a sus imágenes. lo mismo hicieron sus hijos y los hijos de sus hijos; como hicieron sus padres, así hacen ellos hasta el día de hoy

Turkish

bu uluslar aynı zamanda hem rab'be, hem de putlarına tapıyorlardı. Çocukları ve torunları da bugüne dek ataları gibi yaşıyorlar.

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Spanish

sucedió que al séptimo día murió el niño. y los siervos de david temían informarle que el niño había muerto, pues pensaban así: "he aquí que cuando el niño todavía vivía, le hablábamos, y él no quería escuchar nuestra voz. ¿cómo vamos a decirle que el niño ha muerto? ¡puede hacer algo malo!

Turkish

yedinci gün çocuk öldü. davutun görevlileri çocuğun öldüğünü davuta bildirmekten çekindiler. Çünkü, ‹‹Çocuk daha yaşarken onunla konuştuk ama bizi dinlemedi›› diyorlardı, ‹‹Şimdi çocuğun öldüğünü ona nasıl söyleriz? kendisine zarar verebilir!››

Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:

Warning: Contains invisible HTML formatting

Get a better translation with
7,794,213,050 human contributions

Users are now asking for help:



We use cookies to enhance your experience. By continuing to visit this site you agree to our use of cookies. Learn more. OK