From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
kraliçeye: “buyurun, saraya girin” denildi. sarayın eyvanını görünce, zemininde engin ve duru su olduğunu zannedip eteğini yukarı çekti. süleyman: “bu, sırçadan yapılmış şeffaf bir saraydır.” kraliçe:“ya rabbî, dedi, ben (sen'den başkasına ibadet etmekle) kendime zulmetmişim, şimdi ise süleyman’la birlikte alemlerin rabbine teslim oluyorum.”
有人对她说:你进那宫殿去吧!当她看见那座宫殿的时候她以为宫殿里是一片汪洋,(就提起衣裳)露出她的两条小腿。他说:这确是用玻璃造成的光滑的宫殿。她说:我的主啊!我确是自欺的,我(现在)跟着素莱曼归顺真主--全世界的主。