Results for cezayirliler translation from Turkish to Dutch

cezayirliler.
algerijnen.

tüm cezayirliler.
ons doel, onafhankelijkheid bereiken.

cezayirliler dışarı!
de algerijnen buiten!

cezayirliler vatandaş sayıisın.
de algerijnen zullen burgers worden.

arnavutlar, lübnanlılar, cezayirliler...
albanezen, libanezen, algerijnen...

cezayirliler bize yalan söyledi.
de algerijnen hebben gelogen.

cezayirliler teklifi ikiye katladı.
de algerijnen hebben hun aanbod verdubbeld.

barselona. cezayirliler orada güçlendiler.
de algerijnen hebben daar al eens met hun spierballen gerold.

cádiz'deki cezayirliler'le aram iyi.
ik ken een stel algerijnen in cádiz.

o cezayirliler için efendim, faslılar için değil.
het is voor de algerijnen. niet voor marokkanen.

Şimdilik.. cezayirliler bizim müdahele etmemizi istemiyorlar.
momenteel wil de algerijnse regering van geen franse interventie weten.

merkez, cezayirliler ne kadar sürede burada olurlar?
zero, wanneer zijn de algerijnen hier?

peki ya fransızların cezayirliler tarafından susturulmasının haklı gerekçeleri olduğunu söylesem.
wat als ik zeg dat het eerlijk was, de fransen het zwijgen op te legen door de algerijnen?

Şu cezayirliler ölüme mahkum edildikleri zaman bunun iyi bir son olduğunu düşünmüştüm.
de terdoodveroordeling van de algerijnen was 'n mooi eind.

cezayirliler'e birer fransız vatandaşı gibi muamele gösterilmeli sömürge halkı gibi değil.
behandel de algerijnen als franse inwoners, niet als koloniale onderwerpen.

cezayirliler hakkında anlamsız kitaplar okuyorlar ve ... kan ve etten olan, ne cezayirlilerin ne de fransızların hoşuna gidiyor.
en die onzin en kolder spuien over... geen algerijnen, fransen, vlees en bloed... of iets levends.

fransızlar burjuva olabilir ve fransız kökenli cezayirliler de kendilerini bölünmüş hissedebilir ama cezayirlilerin varlığı senin gözünde geçerli mi?
de franse burgers kunnen bourgeois zijn, de algerijnse fransen kunnen zich verdeeld voelen, maar bestaan er wel algerijnen voor jou?

"belediye başkanı, geri gönderilen cezayirlilere yardım ediyor.
de burgemeester biedt hulp aan teruggekeerde franse algerijnen.