Results for ekrem translation from Turkish to English

ekrem
ekrem

ekrem dumanlı
ekrem dumanlı

rabbin ekrem'dir/en büyük cömertliğin sahibidir.
and thy lord is most bountiful,-

oku! rabbin ekrem'dir/en büyük cömertliğin sahibidir.
read and your lord is most honorable,

ldk genel başkan yardımcısı ekrem kriezyu partinin oyların çoğunu alacağı konusunda diretiyor.
ldk vice-president eqrem kryeziu insists the party will win most of the votes.

mısırlı genç ekrem sinani okula gitmek istediğini, ancak eyalette buna fırsat olmadığını söylüyor.
a young egyptian boy, ekrem sinani, says he wants to go to school, but does not have the opportunity in the province.

tra müdürü ekrem hoca, dairesinin durumu izleyip yasadışı şebekelerin bağlanıp bağlanmadığını kontrol edeceğini söyledi.
tra director ekrem hodza said his agency would monitor the situation and check to see if the illegal networks get reconnected.

İzmirli 32 yaşındaki girişimci ekrem Şan için, kaddafi'nin ölümü farklı zorlukları da beraberinde getiriyor.
for ekrem san, a 32-year-old entrepreneur from izmir, gaddafi's death raises different challenges.

bu yılki festivali vranjeli ekrem mamutoviç orkestrası kazandı ve 2010 guca mızıka yarışmasında sırbistan'ı temsil edecek.
the ekrem mamutovic band from vranje won at this year's festival, and will represent serbia in the 2010 guca brass band world contest.

en iyi orkestra unvanı dejan petroviç trompet orkestrası'nın olurken, vranjeli ekrem mamutoviç en iyi trompetçi seçildi.
the winner of the title of best orchestra was dejan petrovic's trumpet orchestra, and ekrem mamutovic from vranje was named as best trumpet player.

prizren belediye başkanı ekrem kryeziu, prizren'in yeniden yapılanmakta olduğunu ve zamanla bir avrupa kenti haline geleceğini söylüyor.
the president of the prizren municipality, eqrem kryeziu, says prizren is reconstructing and gradually becoming a european city.

avrupa İstikrar girişimi'nin İstanbul ofisinde görevli analist ekrem eddy güzeldere de chp'nin net bir startejiden yoksun olduğuna inanıyor.
ekrem eddy guzeldere, analyst at the istanbul office of the european stability initiative, also believes the chp seems to lack a clear strategy.

Üst düzey ldk yetkilisi ekrem kryeziu, değişikliklerin "kosova'da sürmekte olan demokratik değişiklikler" uğruna yapıldığını söyledi.
the changes are for the sake of "democratic processes that are continuing in kosovo", a top ldk official, eqrem kryeziu, said.

sebze-meyve pazarcıları derneği başkanı ekrem dolek, satıcıların şu anda ceza almayı beklemediklerini, zira standartların tam olarak nasıl uygulanacağının henüz belli olmadığını söyledi.
ekrem dolek, president of the green market sellers association, said vendors do not expect to be penalised at present because it is unclear how to fully implement the standards.

=== göçler ve akınlar ===arkeolog ve tarihçilerden ekrem akurgal, gustav lehmann ve fritz schachermeyer, gaston maspero’nun şu görüşleri desteklemektedir.
===cultural=======migrations and raids====ekrem akurgal, gustav lehmann and fritz schachermeyer – following the views of gaston maspero – have argued for this view.

kosova demokratik birliği genel başkan yardımcısı ekrem kriziu, seydiu'nun kararının "kosova'nın diğerleri gibi bir devlet olduğunu gösterdiğini" söyledi.
democratic league for kosovo deputy chief eqrem kryeziu said sejdiu's decision "shows that it [kosovo] is a state like the others".

1913’te kurulan müdafaa-i milliye cemiyeti'nin halkı edebiyat yoluyla aydınlatma amacı güden neşriyat şubesinde recaizade ekrem, abdülhak hamid, süleyman nazif, cenap Şahabettin ile beraber çalıştı.
along with fellow men-of-letters recaizade mahmut ekrem, abdülhak hamit tarhan and cenap Şahabettin, which he had met in 1913, he worked for the publication branch of the müdafaa-i milliye heyeti.