Results for ezilmiş translation from Turkish to English

ezilmiş yığın:
mangled stack:

tom ezilmiş görünüyor.
tom looks crushed.

bu yolda ezilmiş bir leş.
this is roadkill.

ve, siz de! aşağılanmış, ezilmiş olarak."
and you will be utterly humble.’

yahut ezilmiş-boynu bükük bir yoksulu.
and downtrodden destitute person, (so that he would be of)

ben “buradaki arabanın plakası tamamen ezilmiş” dedim.
and i said, "this car here's got one license plate that's all crumpled up."

"bizler yeryüzünde ezilmiş kimselerdik," diye cevap verirler.
they will say, "we were oppressed in the land."

ezilmiş vücudum bir yana, parçalanmış bisikletim başka bir yana savruldu.
my mangled body flew in one direction, my mangled bike flew in the other.

her yönden sıkıştırılmışız, ama ezilmiş değiliz. Şaşırmışız, ama çaresiz değiliz.
we are troubled on every side, yet not distressed; we are perplexed, but not in despair;

bu ezilmiş kara delik aslında aşağı yukarı manhattan'ın içine sığabilir.
this crushed black hole actually would fit inside manhattan, more or less.

aileme, boynumdaki kırığın sabit olduğunu fakat omurgamın tamamen ezilmiş olduğunu söylediler,
they said to my parents, the neck break was a stable fracture, but the back was completely crushed.

kum çok miktarda ezilmiş midye kabuğu ve mercan parçalarıdan oluşur, temiz ve açık renktedir.
the sand consists mostly of crushed shell and coral and is fine, clean and white.

yumurtaları vurulmuş, ezilmiş, burulmuş ya da kesilmiş hayvanı rabbe sunmayacak, ülkenizde buna yer vermeyeceksiniz.
ye shall not offer unto the lord that which is bruised, or crushed, or broken, or cut; neither shall ye make any offering thereof in your land.

İnce agregalar, doğal olarak oluşan kum ve/veya ezilmiş siyah kayadan elde edilen taş ocağı tozundan oluşacaktır.
the fine aggregates shall consist of naturally occurring sand and/or quarry dust from crushed black stone.

allah'ın gazabına uğradılar ve üzerlerine miskinlik damgası vuruldu (yoksulluk içinde ezildiler).
and they have drawn upon themselves anger from allah and have been put under destitution.