Results for temiz bir yerde fiyat谋 yuksek translation from Turkish to English

basit ve temiz bir biçimcomment
a simple and clean style

cam temiz bir bez ile silinmelidir.
the glass should be wiped using a clean cloth.

daha temiz bir gelecek inşa etmek
building a cleaner future

tom'un temiz bir vicdanı var.
tom had a clear conscience.

son on yıldır temiz bir geçmişi var.
he has had a clean record for the past ten years.

bu, onlar için daha temiz bir davranıştır.
that is more decent for them.

nitekim rabbine temiz bir kalple geldi.
(remember when) he came to his lord with a pure heart;

lütfen bana temiz bir bıçak getirir misin?
could you please bring me a clean knife?

bu, sizin için daha hayırlıdır, daha temiz bir iştir.
that is better and more decent for you.

teste katılacak personel ellerine temiz bir çift eldiven giyer.
the personnel participating in the test wears a clean pair of gloves.

giysilerini değiştirdikten sonra külü ordugahın dışında temiz bir yere götürecek.
and he shall put off his garments, and put on other garments, and carry forth the ashes without the camp unto a clean place.

"yalnız temiz bir kalple allah'a varan kurtulur."
"but only he (will prosper) that brings to allah a sound heart;

metni hazırlayan tiina multasuo şanacak daha sağlıklı ve temiz bir yer halinegetirmek için ne yapmalıyız?
ple andother stakeholders – helpmakethe world a more environmentally friend-ly and healthy place tolive in?

de ki: "suyunuz yere batarsa, söyleyin, size kim temiz bir su kaynağı getirebilir?"
say (o muhammad saw): "tell me! if (all) your water were to be sunk away, who then can supply you with flowing (spring) water?"

27 aralık 2014'te bir oğlu oldu.
she gave birth to their son in december 2014.

mayıs 1973'te bir sel köyü kapladı.
in may 1973, a flood covered the entire village.

crocco ise 1973'te bir trafik kazasında hayatını kaybetti.
crocco died in a car accident in 1973.

hiroşima'ya 1945'te bir atom bombası atıldı.
an atomic bomb was dropped on hiroshima in 1945.

22 kasım 2004'te "bir daha smaç denemeyeceğim" dedi.
i get it... but regardless i still love the city.

boğanın artakalan parçalarını; derisini, etinin tümünü, başını, ayaklarını, işkembesini, bağırsaklarını, gübresini ordugahın dışında küllerin döküldüğü temiz bir yere götürecek; küllerin üzerinde odun ateşiyle yakacak.
and the skin of the bullock, and all his flesh, with his head, and with his legs, and his inwards, and his dung,