Results for yan bana translation from Turkish to English

yan
by, side, edge

yanındaki bütün parayı bana verdi.
he gave me all the money he had on him.

eğer bana inanmazsanız, hiç değilse yanımdan uzaklaşın.
"but if you believe me not, then keep away from me and leave me alone."

bir öğretmen yanıma geldi ve bana bir kağıt verdi.
and a teacher came up to me and handed me a piece of paper.

eğer siz bana iman etmezseniz hemen yanımdan uzaklaşın."
"but if you believe me not, then keep away from me and leave me alone."

adam orada yanımda dururken, tapınaktan birinin bana seslendiğini duydum.
and i heard him speaking unto me out of the house; and the man stood by me.

bu bana göre, kendi gizemli yanıyla, çok çok rahatlatıcı bir düşünce.
this to me, in its own strange way, is very, very comforting.

"eşimin yanında, çiftlik bana dünyanın en güzel şeyi olarak gözüküyor.
he wrote: "next to my wife, the ranch is the dearest thing in the world to me.

bana teslim olmalarından önce, hanginiz o kraliçenin tahtını yanıma getirebilir?" dedi.
which of you can bring me her throne before they come to me surrendering themselves in obedience?"

bana göre temel kazanım; artık müşteri de iyileştirmeler için çaba harcıyor, üreticinin yanında oluyor
key gain according to this; customer spends effort for improvements and stands by manufacturer.

de ki: "ortaklar olarak o'nun yanına koymaya kalktıklarınızı bana gösterin!
say (o muhammad saw to these polytheists and pagans): "show me those whom you have joined to him as partners.

bana "seni maria'nın yanına taşıyacağız, çünkü ona iyi geleceğini düşünüyoruz" dediler.
they told me, "we're going to move you next to her because we think it will be good for her."

kadın haber vermek için koşa koşa kocasına gitti. ‹‹İşte geçen gün yanıma gelen adam yine bana göründü!›› dedi.
and the woman made haste, and ran, and shewed her husband, and said unto him, behold, the man hath appeared unto me, that came unto me the other day.

(o gün günahkar) nefsin şöyle demesinden sakının: "allah'ın yanında (o'na kullukta) kusur edişimden dolayı vah (bana).
lest anyone should say, ‘alas for my negligence in the vicinage of allah!