Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
sonra da sizler, o kişilersiniz ki birbirinizi öldürüyorsunuz. bir bölüğünüzü yerinden yurdundan çıkarıyorsunuz.
e ora invece vi uccidete l'un l'altro e scacciate dalle loro case alcuni dei vostri, dandovi man forte nel crimine e nella trasgressione.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
bütün bunlardan sonra siz şu insanlarsınız: birbirinizi öldürüyorsunuz. İçinizden bir zümreyi yurtlarından çıkarıyorsunuz.
e ora invece vi uccidete l'un l'altro e scacciate dalle loro case alcuni dei vostri, dandovi man forte nel crimine e nella trasgressione.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
o da onlara şöyle dedi: ‹‹siz insanlar önünde kendinizi temize çıkarıyorsunuz, ama tanrı yüreğinizi biliyor. İnsanların gururlandıkları ne varsa, tanrıya iğrenç gelir.
egli disse: «voi vi ritenete giusti davanti agli uomini, ma dio conosce i vostri cuori: ciò che è esaltato fra gli uomini è cosa detestabile davanti a dio
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
sonra sizler öyle kimselersiniz ki, kendilerinizi öldürüyorsunuz ve sizden olan bir grubu diyarlarından çıkarıyorsunuz, onlar aleyhinde kötülük ve düşmanlık güdüyor ve bu konuda birleşip birbirinize arka çıkıyorsunuz, şayet size esir olarak gelirlerse fidyeleşmeye kalkıyorsunuz. halbuki yurtlarından çıkarılmaları size haram kılınmış idi.
e ora invece vi uccidete l'un l'altro e scacciate dalle loro case alcuni dei vostri, dandovi man forte nel crimine e nella trasgressione. e se sono prigionieri ne pagate il riscatto, quando anche solo l'espellerli vi era stato vietato.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
"ki onlar, yeryüzünde bozgunculuk çıkarıyor ve dirlik-düzenlik kurmuyorlar (ıslah etmiyorlar)."
che spargono la corruzione sulla terra, senza mai emendarsi”.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
Warning: Contains invisible HTML formatting