Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
hem hapistekilerin dertlerine ortak oldunuz, hem de daha iyi ve kalıcı bir malınız olduğunu bilerek mallarınızın yağma edilmesini sevinçle karşıladınız.
infatti avete preso parte alle sofferenze dei carcerati e avete accettato con gioia di esser spogliati delle vostre sostanze, sapendo di possedere beni migliori e più duraturi
Last Update: 2012-05-05
Usage Frequency: 1
Quality:
andolsun ki, lut onları bizim şiddetli azabımızla uyardı. fakat onlar bu tehditleri kuşkuyla karşıladılar.
egli li aveva avvisati del nostro castigo, ma dubitarono di questi moniti.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality: