Trying to learn how to translate from the human translation examples.
From: Machine Translation
Suggest a better translation
Quality:
From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.
güzel bir yardım
aiuto molto utile
Last Update: 2011-10-23
Usage Frequency: 1
Quality:
% 1 için bir yardım yok.
non c'è aiuto disponibile per %1.
Last Update: 2011-10-23
Usage Frequency: 1
Quality:
kalplerinde bir hastalık mı var?
c'è una malattia nei loro cuori?
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
allah bunu onların kalplerinde bir özlem yapacaktır.
allah ne voleva fare un [motivo di] rimpianto nei loro cuori.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
"neden bir birinize yardım etmiyorsunuz?"
“perché ora non vi aiutate a vicenda?”
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
Warning: Contains invisible HTML formatting
size bir yara deydiyse o kavim de tıpkı sizin gibi yaralandı.
se subite una ferita, simile ferita è toccata anche agli altri.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
eğer size bir yara dokunduysa, o topluluğa da benzeri bir yara dokunmuştu.
se subite una ferita, simile ferita è toccata anche agli altri.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
ayrıca, onu anlamamaları için kalplerine bir kapalılık ve kulaklarına bir ağırlık veririz.
abbiamo avviluppato i loro cuori e nelle loro orecchie abbiamo posto un peso, affinché non possano comprenderlo.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
harici bir yardım uygulaması belirtmediniz. yapılandırmayı şimdi düzenlemek istiyor musunuz?
non è stata specificata alcuna applicazione di supporto esterna. si desidera impostarne una ora?
Last Update: 2016-10-10
Usage Frequency: 1
Quality:
onların kalpleri parçalanmadıkça, kurdukları bina kalplerinde bir şüphe olarak sürüp-gidecektir.
l'edificio che hanno costruito non smetterà di essere un'inquietudine nei loro cuori, finché i loro cuori saranno strappati.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
allah bunu, onların kalplerine bir hasret (yarası) olarak koydu.
allah ne voleva fare un [motivo di] rimpianto nei loro cuori.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
ama misafirlerinin ellerini yemeğe uzatmadıklarını görünce, onların bu hali hoşuna gitmedi ve onlardan kuşkulandı, kalbine bir korku girdi.
quando vide che le loro mani non lo avvicinavano, si insospettì ed ebbe paura di loro.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
antlaşma yapmış olduğunuz müşriklerden size karşı bir eksiklik sergilemeyen ve aleyhinizde başka birine yardım etmeyenler müstesnadır. artık, onlara verdiğiniz sözü belirlenen süreye kadar tam bir şekilde koruyun.
fanno eccezione quei politeisti con i quali concludeste un patto, che non lo violarono in nulla e non aiutarono nessuno contro di voi: rispettate il patto fino alla sua scadenza.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
(bu), kendisiyle insanları uyarman, inananlara öğüt vermen için sana indirilen bir kitaptır. artık bu hususta kalbinde bir şüphe olmasın.
è un libro che è stato fatto scendere su di te, non sia, a causa sua, alcuna oppressione sul tuo petto, ché con esso tu ammonisca e sia un monito per i credenti.
Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:
Some human translations with low relevance have been hidden.
Show low-relevance results.