Results for daha iyi translation from Turkish to Latin

daha iyi
melius

daha
magis

daha güçlüdür.
effabuntur et loquentur iniquitatem loquentur omnes qui operantur iniustitia

hatta çok daha iyi olacak›› diyorlar.
venite sumamus vinum et impleamur ebrietate et erit sicut hodie sic et cras et multo ampliu

böylece İsa daha iyi bir antlaşmanın kefili olmuştur.
in tantum melioris testamenti sponsor factus est iesu

kısacası nişanlısıyla evlenen iyi eder, evlenmeyense daha iyi eder.
igitur et qui matrimonio iungit virginem suam bene facit et qui non iungit melius faci

dürüstler ise iyi niyetlidir.
stultis inludet peccatum inter iustos morabitur grati

yalvarışıma iyi kulak ver!
si non humiliter sentiebam sed exaltavi animam meam sicut ablactatum super matrem suam ita retributio in anima me

sevinçle iyi işler yapmak
bene agere et laetari

İki avuç dolusundan daha iyidir.
melior est pugillus cum requie quam plena utraque manus cum labore et adflictione anim

ama siz daha üstün armağanları gayretle isteyin. Şimdi size en iyi yolu göstereyim.
aemulamini autem charismata maiora et adhuc excellentiorem viam vobis demonstr

bizden ayrı olarak yetkinliğe ermesinler diye, tanrı bizim için daha iyi bir şey hazırlamıştı.
deo pro nobis melius aliquid providente ut ne sine nobis consummarentu

sözü önemsemek de koçların yağlarından daha iyidir.
et ait samuhel numquid vult dominus holocausta aut victimas et non potius ut oboediatur voci domini melior est enim oboedientia quam victimae et auscultare magis quam offerre adipem arietu

İki seçenek arasında kaldım. dünyadan ayrılıp mesihle birlikte olmayı arzuluyorum; bu çok daha iyi.
coartor autem e duobus desiderium habens dissolvi et cum christo esse multo magis meliu

kadınlar dirilen ölülerini geri aldılar. başkalarıysa salıverilmeyi reddederek dirilip daha iyi bir yaşama kavuşma umuduyla işkencelere katlandılar.
acceperunt mulieres de resurrectione mortuos suos alii autem distenti sunt non suscipientes redemptionem ut meliorem invenirent resurrectione

seni ikiyüzlü! Önce kendi gözündeki merteği çıkar, o zaman kardeşinin gözündeki çöpü çıkarmak için daha iyi görürsün.
hypocrita eice primum trabem de oculo tuo et tunc videbis eicere festucam de oculo fratris tu

Çünkü doğruluk yolunu bilip de kendilerine emanet edilen kutsal buyruktan geri dönmektense, bu yolu hiç bilmemiş olmak onlar için daha iyi olurdu.
melius enim erat illis non cognoscere viam iustitiae quam post agnitionem retrorsum converti ab eo quod illis traditum est sancto mandat

Şimdiyse, İsa daha iyi vaatler üzerine kurulmuş daha iyi bir antlaşmanın aracısı olduğu kadar, daha üstün bir göreve de sahip olmuştur.
nunc autem melius sortitus est ministerium quanto et melioris testamenti mediator est quod in melioribus repromissionibus sanctum es

‹‹kim bana iman eden bu küçüklerden birini günaha düşürürse, boynuna kocaman bir değirmen taşı geçirilip denize atılması kendisi için daha iyi olur.
et si scandalizaverit te manus tua abscide illam bonum est tibi debilem introire in vitam quam duas manus habentem ire in gehennam in ignem inextinguibile

naomi, gelini ruta, ‹‹kızım, onun kızlarıyla gitmen daha iyi. başka bir tarlada sana zarar gelebilir›› dedi.
cui dixit socrus melius est filia mi ut cum puellis eius exeas ad metendum ne in alieno agro quispiam resistat tib