Results for bulunsunlar translation from Turkish to Spanish

Computer translation

Trying to learn how to translate from the human translation examples.

Turkish

Spanish

Info

Turkish

bulunsunlar

Spanish

 

From: Machine Translation
Suggest a better translation
Quality:

Human contributions

From professional translators, enterprises, web pages and freely available translation repositories.

Add a translation

Turkish

Spanish

Info

Turkish

güç yetirenler bir yoksulu doyurarak adakta bulunsunlar.

Spanish

y los que, pudiendo, no ayunen podrán redimirse dando de comer a un pobre.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

Öyleyse dediler, onu halkın gözü önüne getirin de söylediği söze tanıklıkta bulunsunlar.

Spanish

dijeron: «¡traedlo a vista de la gente! quizás, así, sean testigos».

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

bunlardan az veya çok olsunlar ve nerede bulunurlarsa bulunsunlar mutlak o, onlarla beraberdir.

Spanish

lo mismo si son menos que si son más, Él siempre está presente, dondequiera que se encuentren.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

bundan az da olsalar çok da olsalar, o mutlaka onlarla beraberdir; nerede bulunurlarsa bulunsunlar.

Spanish

lo mismo si son menos que si son más, Él siempre está presente, dondequiera que se encuentren.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

düşman hizipler gelecek olsalar, bunlar isterler ki, bedevî araplar içinde bulunsunlar da sizinle ilgili haberleri sorsunlar.

Spanish

pero, si los coalicionistas regresaran, querrían retirarse al desierto entre los beduinos, preguntando qué ha sido de vosotros.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

sizden geride eşlerini bırakarak vefat edecek kocalar, eşlerinin bir yıl süre ile evden çıkarılmayıp bıraktıkları maldan geçimlerini sağlamasını temin edecek şekilde vasiyette bulunsunlar.

Spanish

los que de vosotros mueran dejando esposas deberían testar en favor de ellas para su mantenimiento durante un año sin echarlas.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

nerede bulunurlarsa bulunsunlar, aşağılık bir hale getirilmiştir onlar; ancak allah'ın ipine ve insanların yapıştıkları ipe yapışanlar müstesna.

Spanish

han sido humillados dondequiera que se ha dado con ellos, excepto los protegidos por un pacto con alá o por un pacto con los hombres.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

münafıklar birleşik kuvvetlerin çekilip gitmediklerini sanıyorlardı.Şayet birleşik kuvvetler tekrar gelecek olsa, çok isterler ki çöldeki göçebeler içinde bulunsunlar da sizin savaşınız hakkındaki haberleri uzaktan sorsunlar.

Spanish

creen que los coalicionistas no se han ido. pero, si los coalicionistas regresaran, querrían retirarse al desierto entre los beduinos, preguntando qué ha sido de vosotros.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

nerede bulunurlarsa bulunsunlar -allah'ın ipine, ya da insanların ipine (sözleşmesine) sığınanlar hariç- horlandılar.

Spanish

han sido humillados dondequiera que se ha dado con ellos, excepto los protegidos por un pacto con alá o por un pacto con los hombres.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

namaza duranlar secdeye vardıklarında arkanızda bulunsunlar. sonra namaz kılmamış olan grup gelsin ve seninle birlikte namaza dursunlar, (namazı bitirmiş olan grup ise) silahlarını alıp nöbet tutsunlar.

Spanish

cuando se hayan prosternado, que vayan atrás y que otro grupo que aún no haya orado venga y ore contigo. ¡que tengan cuidado y no dejen las armas de la mano!

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

allah'tan gelmiş olan bir ipe ve insanlar tarafından uzatılan bir ipe (sisteme) tutunmaları müstesna, onlar nerede bulunurlarsa bulunsunlar, üzerlerine zillet damgası vurulmuştur.

Spanish

han sido humillados dondequiera que se ha dado con ellos, excepto los protegidos por un pacto con alá o por un pacto con los hombres.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Turkish

bundan ister daha az, ister daha çok olsunlar, nerede bulunurlarsa bulunsunlar, mutlaka o, kendileriyle beraberdir.o, ileride kıyamet gününde, yapmış oldukları işleri onlara tek tek bildirecek, (dilerse karşılığını da verecektir). Şüphesiz ki allah her şeyi bilir.

Spanish

lo mismo si son menos que si son más, Él siempre está presente, dondequiera que se encuentren. luego, el día de la resurrección, ya les informará de lo que hicieron.

Last Update: 2014-07-03
Usage Frequency: 1
Quality:

Get a better translation with
7,739,558,239 human contributions

Users are now asking for help:



We use cookies to enhance your experience. By continuing to visit this site you agree to our use of cookies. Learn more. OK