Results for korunması translation from Turkish to Spanish

madde 21verilerin korunması
artículo 19indicación de las posibilidades de apelación

d), insan sağlığının korunması için ab tarafından maddelerin (pm
) en el aire ambiente (

biyolojik çeşitliliğin küresel düzeyde de korunması, insanlar için hayatî önem taşımaktadır
el mantenimiento de la biodiversidad, también a nivel mundial, es crucial para el ser humano

biyolojik çeşitlilik kaybının durdurulması ve ekosistem hizmetlerinin korunması avrupa’nın amacıdır
cada vez existen más pruebas de que los servicios ecosistémicos mundiales están sometidos a una gran presión debido a la combinación de la sobreexplotación

bu, çok önemli aşamada tüm programlar için görünürlüğün korunması önemli bir husus olacaktır.
además, será también muy importante para mantener la visibilidad pública de todos los programas en esta fase crucial.

aÇa, çevre ve sağlığın gerektiği gibi korunması için daha da emisyon azaltımmları yapılması gerektiğini düşünmektedir.
sin embargo, los niveles aquí no son peligrosos para la salud humana. anna puede respirar aliviada, aunque el aire huela mal.

ayrıca, iklim değişikliğine adaptasyon veya insan sağlığının korunması gibi diğer çevre sorunlarına temelden bağlıdır.
además, está estrechamente interrelacionada con otras cuestiones ambientales, como la adaptación al cambio climático o la protección de la salud humana.

sonuçta biyolojik çeşitliliğin bizi ve gezegeni koruması için, biyolojik çeşitliliğin de sürdürülebilir bir şekilde yönetilmesi ve korunması şarttır.
la biodiversidad es un recurso vital que necesita ser gestionado de forma sostenible y que hay que proteger para que esta, a su vez, nos proteja a nosotros y al planeta.

25-300mm odak uzaklık menzilinin neredeyse tümünde optik kalitenin korunması oldukça iyi bir gelişme olarak dikkat çekiyor.
la gama de 25-300mm es bastante consistente en calidad, lo que es un logro destacado.

doğa, üzerinde herkesin hakkı olan bir kamu malıdır; ancak korunması ve sürdürülmesi için gerekenler herkes tarafından üstlenilmez.
la naturaleza es en gran parte un bien público, propiedad de todos, pero no cuidado por todos.

bu gibi çözümler rekabet edebilirlik ve yenilik, sosyal birleşme, bölgesel birleşme ile kıt doğal kaynakların ve değerli ekosistemlerin korunması ve sürdürülmesini desteklemektedir.
este tipo de soluciones abarcan la competitividad y la innovación, la cohesión social y territorial y la protección y mantenimiento de recursos naturales escasos y ecosistemas valiosos.

baltık’ın tuzlu su tarafından ‘işgal edilmesi’tuzluluk oranı ve oksijen seviyelerinin korunması açısından hala önem arz etmektedir.
las «intrusiones» de agua salada en el báltico son todavía importantes para mantener los niveles de salinidad y oxígeno.

geçmişte genel anlamda, tek hedefli politikalar aracılığıyla ve atıkların bertaraf edilmesi ve türlerin korunması gibi tek soruna yönelik araçlarla, çoğunlukla yerel etkilere sahip belirli çevre sorunlarıyla uğraşılmıştır.
en términos generales, determinados problemas ambientales, a menudo con efectos a nivel local, han sido abordados en el pasado con políticas focalizadas e instrumentos orientados a un único problema, como los enfoques adoptados para la eliminación de residuos y para la protección de especies.

gençlerin hem uyuşturucu hem de alkol tükettikleri ortamlara yönelik stratejiler, uyuşturucu kullananların ötesinde halkın geneline de fayda sağlayabilecek avantajlarıyla, kamu sağlığının korunması ve kamu güvenliğinin artırılması için önemli bir potansiyel teşkil etmekte gibi görünmektedir.
las estrategias que abordan el entorno en el que los jóvenes consumen drogas y alcohol parecen tener un potencial considerable para salvaguardar la salud pública y mejorar la seguridad ciudadana, con beneficios que pueden ir más allá de los consumidores de drogas y hacerse extensivos a la comunidad en general.

dolayısıyla, avrupa’daki tarımsal üretimin toplam hacmi ve yoğunluğu, avrupa’daki ve tüm dünyadaki çevresel kaynakların ve ekosistemlerin korunması açısından önemli sonuçlara sahiptir.
en consecuencia, la intensidad y el volumen total de la producción agrícola europea es importante para la preservación de los ecosistemas y los recursos ambientales en europa y en el resto del mundo.

2005 Çalışma ortamı kanununun 94 sayılı kısmı yürürlüğe girdiğinden beri, işveren sadece kanun ve tüzüklerde belirtildiği durumlarda ya da madde etkisi altındayken çalışmanın özellikle yüksek riskler içerdiği durumda ya da işverenin testi çalışanlar veya üçüncü şahısların hayatı ve sağlığının korunması için gerekli gördüğü durumda bir çalışan veya başvuru sahibinin uyuşturucu testinden geçirilmesini talep edebilmektedir.
en consecuencia, puede ser difícil establecer comparaciones entre países, por lo que resulta más apropiado comparar tendencias que cifras absolutas; también conviene tener en cuenta los tamaños de las poblaciones nacionales a la hora de analizar las tendencias medias europeas. en general, a escala comunitaria, el número de «notificaciones» de delitos contra las leyes antidroga aumentó de media en un 47 % entre los años 2000 y 2005 (gráfico 1).

bu rejimlerde, doğanın korunması, çiftçilere empoze edilen bir yük olmaktan çıkıp, toprağın ve gıda kalitesinin korunmasına ciddi bir katkı sağlar, dolayısıyla tarıma, gıda sanayiine, perakende satıcılara ve tüketicilere yararlı olur.
con estos sistemas agrícolas, la protección de la naturaleza ya no es una carga impuesta a los agricultores, sino que se convierte en un elemento importante que contribuye al mantenimiento del suelo y a la calidad de los alimentos y que, en consecuencia, beneficia a la agricultura, la industria alimentaria, los minoristas y los consumidores.

1. dİnamİk bİr hak olarak verİlerİn korunmasi Çalışma ilişkileri statik bir gerçeklik değildir ve hem işçi hem de işveren açısından meydana gelen değişikliklere konu olabilir.
ejemplo. una persona trabajadora que inicialmente no se acogió a la posibilidad de descontar de su nómina la cuota sindical, posteriormente se afilia a un sindicato y solicita dicho descuento. ejemplo. la empresa instala un nuevo sistema de control de presencia basado en el uso de dispositivos de videovigilancia.