Results for zayıf translation from Turkish to Spanish

zayıf
delgado

bilgisayar zayıf
máquina sencilla

mekanizma çok zayıf.
mecanismo demasiado débil.

zayıf@ item: inmenu
pobre@item: inmenu

Şifreleme yöntemi zayıf.
el protocolo de codificación segura es débil.

güçlü ve zayıf yönleri
ventajas e inconvenientes

Şifrelemede kullanılan anahtar zayıf.
la clave de encriptación es débil.

Şifreleme yöntemi zayıf veya süresi dolmuş.
el método de codificación segura es débil u obsoleto.

gök yarılmıştır; o gün o, zayıf, sarkıktır.
el cielo se henderá, pues ese día estará quebradizo.

ayrıca seni içimizde çok zayıf biri olarak görüyoruz.
entre nosotros se te tiene por débil.

bir zincir yalnızca en zayıf halkası kadar sağlamdır.
habra que tener en cuenta que si el metodo que asegura que las peticiones no son redireccionadas, como hemos descrito en la seccion anterior, no esta disponible, sera necesario configurar un script doc_root que sea diferente del "web document root".

tam tersine, bedenin daha zayıf görünen üyeleri vazgeçilmezdir.
muy al contrario, los miembros del cuerpo que parecen ser los más débiles son indispensables

ve bu da bizi fujifilm s100fs kameranın zayıf noktasına getiriyor.
y esto nos lleva al punto débil de la fujifilm s100fs.

maalesef tam bu noktada kameranın en zayıf noktası ortaya çıkıyor.
desgraciadamente es aquí donde la cámara muestra su lado más débil.

bir diğer küçük dezavantaj da optik zumun zayıf kalan hassaslığı.
una pequeña desventaja ha sido la precisión del zoom óptico.

allah size hafiflik getirmek istiyor. Çünkü insan çok zayıf yaratılmıştır.
alá quiere aliviaros, ya que el hombre es débil por naturaleza.

biri her şeyi yiyebileceğine inanır; imanı zayıf olansa yalnız sebze yer.
porque uno cree que puede comer de todo, y el débil come sólo verduras

bu casio'nun gerçekten zayıf olduğu bir nokta olarak dikkat çekiyor.
casio no ha realizado un buen trabajo aquí y este no debería ser el caso considerando el nivel de precio de la cámara.

beyaz ayarı bazen zayıf kalıyor ve sıcak renklere sahip görüntülere neden oluyor.
el balance de blancos vacila a veces, y tienda a filtrar las imágenes de forma que las hace cálidas, de hecho demasiado cálido para mi gusto.

allah sizden (ağır teklifleri) hafifletmek istiyor. Çünkü insan zayıf yaratılmıştır.
alá quiere aliviaros, ya que el hombre es débil por naturaleza.