Usted buscó: so (Coreano - Turco)

so?
ee?

like so.
- kafasındaki şey ne?

그래.. so...
o zaman onun işine geldiyse gezenlere istediklerini verelim.

so do you.
yani yapmak.

# so darling
# Öyleyse, sevgilim ##

so... 여기서 뭐했어?
ee niye buralara kadar geldin?

and so will l.
"bu dünyada açamayacağım bir kavanoz yoktur" saçmalığına ne oldu?

# you fly so high
# o kadar yüksekten uçuyorsun ki #

- so they tell me.
- tanrım.

with so much to give
var verecek çok şeyimiz

i am so sorry.
Çok üzgünüm.

so again, overruled.
yani yine reddedildi.

i'm so grateful.
- biliyorum.

i'm so sorry!
aman allahım.

# oh, it's so good
# oh, bu çok iyi #

so go on, crash it.
yerin dibine göm.

# so don't forget it
# o yüzden unutma #

- i don't think so.
- korksan iyi olur.

[# carole king "so far away"]
# Çok uzakta #

- my father always says so.
- babam öyle diyor.