Aprendiendo a traducir con los ejemplos de traducciones humanas.
De: Traducción automática
Sugiera una traducción mejor
Calidad:
De traductores profesionales, empresas, páginas web y repositorios de traducción de libre uso.
consider the end of the corrupters.
bir bakın, nasılmış bozguncuların sonu!"
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
Advertencia: contiene formato HTML invisible
so consider the end of the evildoers.
bir bak, nasıl olmuştur bozguncuların sonu!
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
consider the end of the evil-doers.
bir bak, nasıl olmuştur bozguncuların sonu!
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
(also consider the people of) the pharaoh who victimized people by placing them on the stake,
beldeler içinde benzeri yaratılmamış ve yüksek binalarla dolu İrem şehrinde oturan Âd milletine. [69,6-10; 7,71-72; 41,15;53,50]vâdideki kayaları oyup yontarak sağlam evler yapan semud milletine [7,73-79; 11,61-68; 26, 141-158]Çadırlı ordugâhlar, piramitler sahibi firavun'a, [7,103-141; 11,96-99; 43,46-56]rabbinin ne yaptığını görmedin mi?
also consider the supplementary safety notes in the individual sections of these operating instructions.
ayrıca bu işletme talimatının bağımsız bölümlerindeki ilave güvenlik notlarını da dikkate alınız.
Última actualización: 2013-02-21
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
Referencia:
he also described the very low voter turnout as an expression of the public's support for early parliamentary elections.
borisov, seçmen katılımının son derece zayıf olmasını da halkın erken parlamento seçimlerine verdiÄi desteÄin bir göstergesi olarak nitelendirdi.
Última actualización: 2012-04-07
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
Referencia:
(also consider how he dealt with) the thamud, who carved their houses out of the rocks in the valley.
beldeler içinde benzeri yaratılmamış ve yüksek binalarla dolu İrem şehrinde oturan Âd milletine. [69,6-10; 7,71-72; 41,15;53,50]vâdideki kayaları oyup yontarak sağlam evler yapan semud milletine [7,73-79; 11,61-68; 26, 141-158]Çadırlı ordugâhlar, piramitler sahibi firavun'a, [7,103-141; 11,96-99; 43,46-56]rabbinin ne yaptığını görmedin mi?
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
Referencia:
a human embryonic stem cell is also defined by the expression of several transcription factors and cell surface proteins.
bir insan embriyonik kök hücresi, ayrıca bazı transkripsyon faktörleri ve hücre yüzey proteinleri olarak da tanımlanabilir.
Última actualización: 2016-03-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
Referencia:
the donors' conference was the expression of the trust that democratic world has in our capacities as a state.
bağışçılar konferansı, demokratik dünyanın, bir devlet olarak sahip olduğumuz kapasiteye duyduğu güvenin bir ifadesiydi.
Última actualización: 2016-01-20
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
Referencia:
the expression of support came a day after belgrade moved to place the general staff of the federal army under civilian control.
destek ifadesi, belgrad'ın federal ordu genelkurmayını sivil kontrol altına alma yönündeki eyleminin ertesi günü dile getirildi.
Última actualización: 2016-01-20
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
Referencia:
when the designer proposes a design fire size it is important to apply a risk-based approach and also to consider the purpose of the safety design procedure.
tasarımcı, yangın tasarımı boyutunu teklif ettiğinde, risk tabanlı bir yaklaşımın uygulanması ve ayrıca güvenlik tasarım prosedürünün amacının göz önünde bulundurulması önem arz etmektedir.
religious suffering is, at one and the same time, the expression of real suffering and a protest against real suffering.
:"dinsel üzüntü, bir ölçüde gerçek üzüntünün dışavurumu ve bir başka ölçüde de gerçek üzüntüye karşı protesto oluyor.
and yet, i believe it is the expression -- expression of the city, expression of our own space -- that gives meaning to architecture.
ve bence ifade; şehrin ifadesi, kendi alanımızın ifadesi mimariye anlam yükleyen unsurdur.
so even though i'm really interested in the relationship between people, i also consider the ways in which we relate to the world around us.
İnsanlar arasındaki ilişkilerle ilgilenmemem rağmen, ben de çevremizdeki dünya ile ilgili yollarını düşünüyorum.