Usted buscó: iyiyim ya sen (Turco - Francés)

iyiyim ya sen
toi

iyiyim,ya sen?
je vais bien, et vous?

teşekkürler, iyiyim; ya sen?
merci, je vais bien ; et toi ?

ya sen?
et toi ?

hiç ya sen
rien et toi

kimsin ya sen?
qui diable es-tu ?

ya sen hiç fas'a gittin mi?
tu n'es jamais venu au maroc ?

yok ya sen cok iyi bir anne ve cok iyi bir insansin
je serai ton sacrifice

dediler ki: ey musa! ya sen at veya önce atan biz olalım.
ils dirent: «o moïse, ou tu jettes, [le premier ton bâton] ou que nous soyons les premiers à jeter?»

ya sen? kendine yahudi diyor, kutsal yasaya dayanıp tanrıyla övünüyorsun.
toi qui te donnes le nom de juif, qui te reposes sur la loi, qui te glorifies de dieu,

ya sen, ey kefarnahum, göğe mi çıkarılacaksın? hayır, ölüler diyarına indirileceksin!
et toi, capernaüm, qui as été élevée jusqu`au ciel, tu seras abaissée jusqu`au séjour des morts.

"ey musa! marifetini ya sen ortaya koy, ya da önce biz koyalım" dediler.
ils dirent: «o moïse, ou tu jettes, [le premier ton bâton] ou que nous soyons les premiers à jeter?»

"ey musa" dediler. ya sen (asanı) at veya önce biz atalım."
ils dirent: «o moïse, ou tu jettes, [le premier ton bâton] ou que nous soyons les premiers à jeter?»

sen neden kardeşini yargılıyorsun? ya sen, kardeşini neden küçümsüyorsun? tanrının yargı kürsüsü önüne hepimiz çıkacağız.
mais toi, pourquoi juges-tu ton frère? ou toi, pourquoi méprises-tu ton frère? puisque nous comparaîtrons tous devant le tribunal de dieu.

hayvan iyi ya da kötü olsun, kâhin ona değer biçecek. biçilen değer neyse o geçerli olacak.
qui en fera l`estimation selon qu`il sera bon ou mauvais, et l`on s`en rapportera à l`estimation du sacrificateur.

küfre sapmış olanlar şöyle derler: "ona rabbinden bir mucize indirilseydi ya!" sen sadece bir uyarıcısın ve her topluluk için doğruyu ve iyiyi gösteren bir önder vardır.
et ceux qui ont mécru disent: «pourquoi n'a-t-on pas fait descendre sur celui-ci (muhammad) un miracle venant de son seigneur?» tu n'es qu'un avertisseur, et à chaque peuple un guide.

ya sen, ey kefarnahum, göğe mi çıkarılacaksın? hayır, ölüler diyarına indirileceksin! Çünkü sende yapılan mucizeler sodomda yapılmış olsaydı, bugüne dek ayakta kalırdı.
et toi, capernaüm, seras-tu élevée jusqu`au ciel? non. tu seras abaissée jusqu`au séjour des morts; car, si les miracles qui ont été faits au milieu de toi avaient été faits dans sodome, elle subsisterait encore aujourd`hui.

(büyücüler önce musa'nın işe başlamasını istediler) dediler ki: "ey musa, ya sen at, yahut önce atan biz olalım."
ils dirent: «o moïse, ou tu jettes, [le premier ton bâton] ou que nous soyons les premiers à jeter?»