Aprendiendo a traducir con los ejemplos de traducciones humanas.
De traductores profesionales, empresas, páginas web y repositorios de traducción de libre uso.
onlarla allah alay eder ve taşkınlıkları içinde bocalar durumda bırakır.
(वह क्या बनाएँगे) खुदा उनको बनाता है और उनको ढील देता है कि वह अपनी सरकशी में ग़लत पेचाँ (उलझे) रहें
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
allah da, taşkınlıkları içinde bocalar durumda bırakarak onlarla alay eder.
(वह क्या बनाएँगे) खुदा उनको बनाता है और उनको ढील देता है कि वह अपनी सरकशी में ग़लत पेचाँ (उलझे) रहें
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
(asıl) allah onlarla alay eder ve taşkınlıkları içinde serserice dolaşmalarına mühlet verir.
(वह क्या बनाएँगे) खुदा उनको बनाता है और उनको ढील देता है कि वह अपनी सरकशी में ग़लत पेचाँ (उलझे) रहें
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
allah'ın saptırdığını yola getirecek yoktur. o, sapanları taşkınlıkları içinde bocalayıp dururlarken bırakır.
जिसे अल्लाह मार्ग से वंचित रखे उसके लिए कोई मार्गदर्शक नहीं। वह तो तो उन्हें उनकी सरकशी ही में भटकता हुआ छोड़ रहा है
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
onların kalblerini, gözlerini, ona ilk defa inanmadıkları gibi çeviririz; onları taşkınlıkları içinde şaşkın şaşkın bırakırız.
और हम उनके दिल और उनकी ऑंखें उलट पलट कर देंगे जिस तरह ये लोग कुरान पर पहली मरतबा ईमान न लाए और हम उन्हें उनकी सरकशी की हालत में छोड़ देंगे कि सरगिरदाँ (परेशान) रहें
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
(asıl) allah onlarla alay eder ve taşkınlıkları içinde şaşkınca dolaşmalarına (belli bir) süre tanır.
(वह क्या बनाएँगे) खुदा उनको बनाता है और उनको ढील देता है कि वह अपनी सरकशी में ग़लत पेचाँ (उलझे) रहें
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
biz onların kalblerini ve gözlerini çeviririz de, onlar, ilkin iman etmedikleri gibi, gene de iman etmezler. biz de onları taşkınlıkları içerisinde kör ve şaşkın bırakırız.
और हम उनके दिल और उनकी ऑंखें उलट पलट कर देंगे जिस तरह ये लोग कुरान पर पहली मरतबा ईमान न लाए और हम उन्हें उनकी सरकशी की हालत में छोड़ देंगे कि सरगिरदाँ (परेशान) रहें
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
sen de ki: "eğer onu ben uydurmuşsam allah'tan bana gelecek cezayı savmaya sizin gücünüz yetmez. o sizin yaptığınız taşkınlıkları daha iyi bilir.
(क्या ईमान लाने से उन्हें कोई चीज़ रोक रही है) या वे कहते है, "उसने इसे स्वयं ही घड़ लिया है?" कहो, "यदि मैंने इसे स्वयं घड़ा है तो अल्लाह के विरुद्ध मेरे लिए तुम कुछ भी अधिकार नहीं रखते। जिसके विषय में तुम बातें बनाने में लगे हो, वह उसे भली-भाँति जानता है। और वह मेरे और तुम्हारे बीच गवाह की हैसियत से काफ़ी है। और वही बड़ा क्षमाशील, अत्यन्त दयावान है।"
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
Advertencia: contiene formato HTML invisible
"Çocuğa gelince, ana babası iki inanan kişi idi. taşkınlık ve nankörlük ile o ikisine yük olmasından endişelendik."
और रहा वह लड़का, तो उसके माँ-बाप ईमान पर थे। हमें आशंका हुई कि वह सरकशी और कुफ़्र से उन्हें तंग करेगा
Última actualización: 2014-07-03
Frecuencia de uso: 1
Calidad:
Advertencia: contiene formato HTML invisible