Vous avez cherché: airplane (Anglais - Turc)

airplane
uçak

airplane mode
uçuş modu

airplane pilot
pilot

i saw an airplane.
bir uçak gördüm.

the airplane flew very low.
uçak çok alçaktan uçuyordu.

the airplane took off on time.
uçak zamanında kalktı.

an airplane is flying overhead.
havada bir uçak uçuyor.

i didn't check the airplane.
uçağı kontrol etmedim.

his airplane crashed in the mountains.
uçağı dağlarda kaza yaptı.

a passenger airplane took off for the usa.
bir yolcu uçağı abd'ye havalandı.

do you have an airplane ticket back home?
eve dönmek için uçak biletin var mı?

i took an airplane from tokyo to kyushu.
tokyo'dan kyushu'ya giden bir uçağa bindim.

where can i pick up my airplane ticket?
uçak biletimi nereden alabilirim?

a real airplane that we could finally present.
sonunda sunabildiğimiz gerçek bir uçak.

so, you see that this airplane is more a symbol.
gördüğünüz gibi, uçak daha çok bir sembol.

even the parts of the airplane had french names.
uçağın parçalarının isimleri bile fransızca'ydı.

and then mount his airplane, maybe for the last time.
sonra uçağına binerdi belki de son kez olmak üzere.

and it's really like the kid playing the airplane.
ve gerçekten de uçak oyunu yapan bir çocuk gibi.

his airplane had already left when i got to narita airport.
onun uçağı, narita havaalanına vardığımda zaten ayrılmıştı.

andrew the instructor got in the front, started the airplane up.
andrew, eğitmen, ön kısma bindi, uçağın motorunu çalıştırdı.