Vous avez cherché: can i see u once (Anglais - Turc)

can i see it?
onu görebilir miyim?

can i see you now
seni şimdi görebilir miyim?

can i see your pic?
tabiki

i see.
anlıyorum.

can i see the wine list?
Şarap listesini görebilir miyim?

i see dana.
dana'yı görüyorum.

can i see you a moment?
seninle biraz görüşebilir miyiz?

i see him once in a while.
onu arada bir görürüm.

can i see you at ten tomorrow?
yarın onda sizinle görüşebilir miyim?

can i see you if you are available
musaitsen seni görebilirmiyim

i can hardly wait till i see you.
seni görünceye kadar güçlükle bekleyebiliyorum.

where can i see a football game?
nerede bir futbol oyunu görebilirim?

i see you again
ben seni görmek istiyorum

i hear and i see.
İsrailoğullarını bizimle beraber gönder, onlara azabetme; rabbinden sana bir mucize getirdik; selam, doğru yolda gidene olsun! doğrusu bize, yalanlayıp sırt çevirene azap edileceği vahyolundu."

can i see your face photo first please
popo foto

i said, "can i see some evidence for this?"
kendisine "bununla ilgili bana bir uygulama ve sonuç gösterebilir misiniz?" diye sordum.

can i see what's on the other channels?
diğer kanallarda ne olduğunu görebilir miyim?

can i see the special exhibit with this ticket?
bu biletle özel sergiyi görebilir miyim?

i see no other choice.
başka şans olmadığını anlıyorum.