Vous avez cherché: mercenary (Anglais - Turc)

mercenary
paralı asker

to him, being paid would have meant being a mercenary.
ona göre, para almak paragöz olmak demekti.

" the relationship gave abu nidal a sponsor and gaddafi a mercenary.
ebu nidal Örgütü ile bağlantı sağlayan bir delil ortaya çıkmamıştır.

when you hear the word "forger," you often understand "mercenary."
"kalpazan" sözcüğünü duyduğunuzda "paragöz" aklınıza gelir.

association members who spoke to setimes said there is a regional network of contacts involved in arranging mercenary work.
setimes'a konuşan dernek üyeleri, paralı asker işini ayarlayan kişilerden oluşan bölgesel bir ağ olduğunu söyledi.

his father, heinrich kepler, earned a precarious living as a mercenary, and he left the family when johannes was five years old.
babası, heinrich kepler, bir paralı asker olarak güvencesiz bir yaşam kazanmakta idi ve johannes beş yaşında iken ailesini terk etmiş ve ondan daha haber alınamamıştı.

in the three years before the events of "lost" in 2004, he worked with various mercenary organizations in uganda.
2004'te lost'taki olaylar meydana gelmeden önceki üç yıl boyunca o uganda'da çeşitli paralı asker organizasyonlarına katılır.

mercenaries 2 world nearly in flames
mercenaries 2: world in flames yaklaşık