Vous avez cherché: narrator (Anglais - Turc)

narrator
anlatıcı

exit narrator
okuyucudan Çık

narrator: i love toys!
anlatici: "başım dönüyor...oyuncaklara bayılıyorum!"

narrator: they took pictures.
sunucu: fotoğraflar çektiler.

narrator: ... as long as their boat.
belgesel: ... bu tekne kadar büyük.

narrator: do you have a need for speed?
: hıza ihtiyacınız mı var?

narrator: it falls to paul to cover its eyes.
belgesel: paul'e, gözlerini kapatmak kalıyor.

the narrator's only appeased when he draws a box.
anlatıcı sadece bir kutu çizdiği zaman yatışır.

after her death, the narrator marries the lady rowena.
eşinin ölümünün ardından isimsiz anlatıcı, leydi rowena ile evlenir.

at first, the narrator is remorseful and regrets his cruelty.
anlatıcı ilk başta pişman olur ve suçundan dolayı vicdan azabı çeker.

narrator: a tiny airplane, the av pointer serves for surveillance.
anlatıcı: küçük bir uçak, av pointer, gözetim hizmeti vermektedir,

(narrator: the spyfish is a revolutionary subaquatic video camera.
(sunucu: spyfish devrimci bir su altı kamerası.

narrator: and so he walked, and as he walked he saw things.
anlatıcı: ve öylece yürüdü ve yürüdükçe şeyler gördü.

(narrator: and this central box connects the whole system together.
(sunucu: bu merkezi kutu da bütün sistemi birbirine bağlıyor.

narrator: as the hunters display their kills, something surprising happens.
anlatıcı: avcılar hayvanları öldürürken şaşırtıcı bir şey oldu.

narrator: a word about galvao, a very rare kind of bird native to brazil.
anlatan: galvaso ile ilgili tek kelime, çok nadir bulunan bir kuştur brazilya' ya özgüdür.

narrator: deep in a remote region of cameroon, two hunters stalk their prey.
: anlatıcı: kamerun'un ücra bir köşesinde, iki avcı avlarını takip ediyorlar.

and edgar rice burroughs actually put himself as a character inside this movie, and as the narrator.
edwar rice burrough kendini bu filme bir karakter ve anlatıcı olarak dahil etti.

narrator: a vaccine trains the body in advance how to recognize and neutralize a specific invader.
bir aşı vücudunuza spesifik bir saldırganı nasıl tanıyacağınız ve nötralize edeceğiniz konusunda eğitim verir.

female narrator: there is hope, hope that one day we shall win this fight against hiv and aids.
kadın anlatıcı: "bir umut var... ...bir gün... ...hiv ve aids'e karşı bu savaşı... ...kazanabiliriz.